15. Ceza Dairesi 2016/7 E. , 2016/3536 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : TCK 157/1, 62/1, 52/2, 50/1-a, 52/4 maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanığın dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, daha önce..."ta çalışması nedeniyle kaçak elektrik kullanan kişileri tanıdığı, olay tarihinden önce müştekinin iş yerine gittiği, kendisini ... görevlisi olarak tanıtıp, "kontrol ederek tutanak tutacağız" diyerek ihbar tutanağı yapılmaması karşılığında 1.500 TL aldığı, olay tarihinde sayaç kontrolü yapacakları bahanesiyle yanında temyiz dışı sanık ... ve kimliği tespit edilemeyen iki şahısla birlikte müştekinin işyerine tekrar gittiklerinde olayın ortaya çıktığı, sanığın bu şekilde nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda, yerel Mahkeme"nin 31/10/2008 tarih 106-408 sayılı kararıyla sanığın nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine karar verildiği, Dairemizin 27/05/2013 tarih 2011/65903 esas, 2013/9684 sayılı kararıyla "Bedaş"ın 5237 sayılı TCK.nun 158/1-d maddesinde belirtilen kamu kurumu niteliğinde olmadığından sanığın eyleminin TCK"nın 157. maddesi kapsamında basit dolandırıcılık suçunun oluşturduğu" gerekçesiyle bozulmasına karar verildiği anlaşılmakla, bozma üzerine yapılan yargılama sonunda mahkemenin sanığın basit dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine yönelik kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın suçun sübutuna ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-Sanık hakkında adli para cezasının taksitlendirilmesinde uygulanan kanun maddesinin TCK"nın 52/4. maddesi yerine 52/2. maddesi olarak gösterilmesi,
2-TCK 52/3. md.ne aykırı olarak, hapis cezasından çevrilen gün para cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilmesi sırasında adlî para cezasının belirlenmesinde esas alınan tam gün sayısının gösterilmemiş olması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8.maddesi gereğince halen uygulanmakta olan1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, adli para cezasının taksitlendirilmesi ile ilgili kısımdaki "52/2" ibaresi yerine "52/4" ibaresinin eklenmesi, hüküm fıkrasının "Sanığa verilen hürriyeti bağlayıcı cezanın" ibaresinden sonra gelmek üzere, "TCK 50/1-a maddesi uyarınca 300 gün adli para cezasına çevrilmesine ve bu cezanın" ibaresinin yazılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.