5607 sayılı Kanuna Muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2015/4057 Esas 2017/10886 Karar Sayılı İlamı

7. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/4057
Karar No: 2017/10886
Karar Tarihi: 18.12.2017

5607 sayılı Kanuna Muhalefet - Yargıtay 7. Ceza Dairesi 2015/4057 Esas 2017/10886 Karar Sayılı İlamı

Özet:

İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararın temyiz edilmesi sonucunda Yargıtay 7. Ceza Dairesi tarafından incelenmiştir. Sanığın, 5607 sayılı kanuna muhalefet suçundan dolayı hüküm giymesine karar verilen yerel mahkeme kararı temyiz edilmiştir. Yargıtay'ın incelemesi sonucu verilen karar şöyledir:
1) Sanığın, şekerleri bir şahıstan aldığı ancak fatura sunamadığı iddiasını savunmasına karşın, tanık dinlenilmeden hüküm tesisi yapılmıştır. Bu nedenle, sanığın hukuki durumunun tespiti için tanık dinlenmesi gerekmektedir.
2) Bir bilirkişi raporuna göre, ihracat istisnasından yararlanılarak yurtdışına ihraç edilen şekerlerin yasal olmayan yollarla serbest dolaşıma girmiş olduğu belirtilmiştir. Ancak, bu kanaate nasıl ulaşıldığı açıklanmadığı için, bu rapora dayanarak mahkumiyet hükmü kurulması hatalıdır.
3) 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmesi nedeniyle, bu maddenin yeniden değerlendirilmesi gerekmektedir.
Hapis cezası ertelenmeyen sanığın altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlık işlerinde bulunmaktan koşullu salıverilmesine, ancak diğer hak ve yetkilerinden cezanın

7. Ceza Dairesi 2015/4057 E. , 2017/10886 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük,müsadere

Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
1)Sanığın savunmalarında söz konusu şekerleri ... isimli şahıstan aldığını fakat fatura sunamadığını beyan etmesi karşısında ... isimli şahsın duruşmada tanık olarak dinlenilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tespiti gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi;
2)14/02/2013 tarihli bilirkişi raporunda "menşeilerinin yabancı olmadığının fakat ihracat istisnasından faydalanılarak yurtdışına ihraç edilen şekerin ... işlemine tabi olmadan yasal olmayan yollardan serbest dolaşıma giren şekerlerden olduğu” kanaatine varıldığı fakat bu kanaate ne şekilde ulaşıldığının açıklanmadığı halde mahkemece bu rapora itibar edilerek mahkumiyet hükmü kurulması,
3)24.11.2015 günlü 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptal edilmesi nedeniyle, anılan maddenin yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Hapis cezası ertelenmeyen sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, aynı maddenin 1 .fıkrasının (c) bendinde yazılı sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet hakları ile vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan koşullu salıverilmesine, altsoyu dışında kalanlarla ilgili bu hak ve yetkilerden ise cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 18.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.