15. Ceza Dairesi 2014/25137 E. , 2016/3806 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : a-) Sanık ... hakkında TCK"nın 157/1, 53/1, 58/6-7 maddeleri gereğince mahkumiyet
b-) Sanık ... hakkında TCK"nın 157/1, 62, 53/1 maddeleri gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların kardeş olup dolandırıcılık yapma hususunda daha önceden aralarında anlaştıkları, bu kapsamda mağdura kendilerini ... ve ... olarak tanıtıp ...annesine ait arsayı 20.000 TL"ye satabileceklerini söyledikleri, sanıkların söylediklerine inanan mağdurun da 20.000 TL parayı sanıklara verdiği, ancak sanıkların suça konu arsanın tapusunu ve vekaletnameyi getireceklerini söyleyerek almış oldukları parayla ortadan kayboldukları, bu şekilde sanıkların dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda,
1-Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
Gerekçeli hükmün sanığa 12.4.2012 tarihinde ceza infaz kurumunda tebliğ edilerek süresinde temyiz isteminde bulunulmaması üzerine kesinleştirildiği, bilahare 16.10.2012 tarihinde sanığın vermiş olduğu dilekçe ile kararı 12–13/04/2012 tarihinde temyiz ettiğini bildirdiği ve Dairemizin 4.6.2014 tarih ve 2014/11156 karar sayılı ilamı ile sanığın temyizi hakkında araştırma yapılarak ek tebliğname düzenlenmesinin istendiği, yapılan araştırma sonucunda, tebliğ tarihinde sanığın bulunduğu ... Açık Ceza İnfaz Kurumu Müdürlüğü"nün 14.7.2014 tarih ve 2014/6931 sayılı yazısıyla sanığın belirttiği tarihlerde kuruma temyiz dilekçesi vermediğinin bildirildiği, bu çerçevede sanığın temyiz dilekçesi verdiğine dair iddiasını ispatlayıcı yazılı bir belge ve kaydın bulunmadığı anlaşıldığından 16.10.2012 tarihli dilekçesi temyiz dilekçesi olarak kabul edilerek ve 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK"un 311. maddesi hükmüne göre eski hale getirme talebi ile birlikte temyiz isteminde bulunulmuş olması halinde bu talebi inceleme merciinin Yargıtay"ın ilgili dairesi olması karşısında, mahkemenin sanık hakkında eski hale getirme ve temyiz talebinin reddine ilişkin verdiği 19.12.2012 – 9.5.2014 tarihli talebinin reddine ilişkin ek kararların hukuki değerden yoksun bulunduğu kabul edilip bu kararlar kaldırılmak suretiyle yapılan incelemede,
Sanığın yokluğunda verilen ve usulüne uygun olarak 12.4.2012 tarihinde tebliğ olunan 8.2.2012 tarihli mahkumiyet hükmüne yönelik, sanığın yasal süresi geçtikten sonra yaptığı,16.10.2012 günlü temyiz inceleme başvurusunun, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
2- Sanık ... hakkında dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelemesinde;
Sanık hakkında; 5237 sayılı TCK "nın 157/1 maddesi gereğince hüküm kurulurken, hapis cezası ile birlikte adli para cezasına da karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, sadece hapis cezasına hükmedilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın temyiz itirazlarının reddine, Ancak;
TCK"nın 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun“ sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverilme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanunun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "53. maddenin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın (c) bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.