6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/7485 Esas 2016/14509 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7485
Karar No: 2016/14509
Karar Tarihi: 05.04.2016

6831 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/7485 Esas 2016/14509 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi, 6831 Sayılı Kanuna aykırılık suçu nedeniyle hüküm verdiği bir davada, sanığın suçunun taksirli suç olması nedeniyle uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilebileceği ve belirlenen zarar tutarının sanığa bildirilerek giderilmesinin istenmesi gerektiği halde bunların yapılmadığı gerekçesiyle kararın bozulmasına hükmetti. Konuyla ilgili kanun maddeleri şunlardır:
- 6831 Sayılı Orman Kanunu'nun 110/3 maddesi
- 5237 Sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 50/4 maddesi
- 1412 Sayılı CMUK'nın 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi         2015/7485 E.  ,  2016/14509 K.
"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 6831 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede,
1-Orman yangını sonucunda meydana gelen gerçek zarar tespit edilerek, sonucuna göre 6831 sayılı Kanun"un 110/3. maddesinin 2. cümlesinde yer alan indirim oranının sanık hakkında uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması,
2-Sanığa yüklenen suçun taksirli suçlardan olması, 5237 sayılı Kanun"un 50/4.maddesi uyarınca taksirli suçlarda uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilebileceği gözetilmeden, sanığa verilen hapis cezasının uzun süreli olduğu ve yasal koşullar oluşmadığı gerekçesiyle TCK "nın 50.maddesindeki seçenek yaptırımların uygulanmasına yer olmadığına dair karar verilmesi,
3-CMK"nın 231/6-c maddesi kapsamında sanıktan sadece suçun işlenmesiyle oluşan doğrudan zararları gidermesinin istenebileceği gözetilerek; belirtilen zarar tutarı belirlenerek, sanığa bu miktar bildirilerek, zararı giderip gidermeyeceği hususunda iradesinin tesbitinden sonra bir karar verilmesi gerekli iken bu hususun yerine getirilmemiş olması,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 05/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.