9. Hukuk Dairesi Esas No: 2020/519 Karar No: 2020/2585 Karar Tarihi: 19.02.2020
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2020/519 Esas 2020/2585 Karar Sayılı İlamı
9. Hukuk Dairesi 2020/519 E. , 2020/2585 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti: Davacı vekili, müvekkilin davalı işyerinde 10.12.2007 tarihinde çalışmaya başladığını, mesai saatlerinin 09–18 arası olmasına rağmen iş akdinin devamı boyunca gece yarılarına kadar hafta içi hafta sonu çalışması karşılığı mesai ödenmediğini iddia ederek fazla mesai alacağı ve hafta tatili alacağının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, zamanaşımı def"inde bulunduklarını, davacının 10.12.2007–04.10.2013 tarihleri arasında en son brüt 8.528,00 TL ücretle çalıştığını, istifa ederek ayrıldığını, fazla mesai ücretinin brüt ücret içinde olduğunu, yıllık yüksek tutarda prim ödendiğini, ayrıca 14.01.2010 tarihinde yayınlanan sirküler içinde davacının fazla mesai ücreti ödenen çalışanlar grubunda olmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. D) Temyiz: Kararı davalı vekili temyiz etmiştir. E) Gerekçe: 1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2-Davacı işçi fazla mesai ücreti isteğinde bulunmuş, Mahkemece ilk olarak verilen kararda davacının işyeri sirkülerine göre fazla mesai uygulamasına tabi olmayan personel statüsünde olduğu gerekçesiyle isteğin reddine karar verilmiştir. Dairemizin bozma ilamında "davacının fazla çalışma uygulamasına tabi olduğu, üst düzey yönetici pozisyonunda bulunmadığı gerekçesiyle dosya içindeki bilirkişi raporu değerlendirmeye tabi tutularak indirim hususu da düşünülmek suretiyle bir karar verilmesi gerektiği" belirtilmiştir. Mahkemece bozmaya uyularak yargılama yapılmış, ıslaha karşı ileri sürülen zamanaşımı def"i olduğu halde önceki kararı davalı tarafın temyiz etmediği belirtilerek usuli müktesep hak kuralı sebebiyle ıslaha karşı zamanaşımı def"i dikkate alınmaksızın karar verilmiştir. Bozma öncesinde İlk Derece Mahkemesi tarafından fazla çalışma ücreti isteğinin tamamen reddine karar verildiğinden hesap yöntemi noktasında davacı yararına usuli müktesep haktan söz edilemez. Fazla çalışma ücreti ilk kez bozma sonrasında hüküm altına alınmış olmakla hesaba yönelik itirazlar dikkate alınmalı ve kısmi davada yapılan ıslaha karşı ileri sürülen zamanaşımı def"i değerlendirilmelidir. Davacı vekili tarafından ıslah dilekçesinde olası zamanaşımı def"ine karşı indirim yapılarak talepte bulunulduğu belirtilmişse de bu yönde denetime elverişli bir hesap raporu bulunmadığından gerekirse bilirkişiden ek rapor alınmak suretiyle davalı tarafın ıslaha karşı zamanaşımı def"i değerlendirilmelidir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda fazla çalışma ücreti hesabında tek başına işe giriş - çıkış kayıtları dikkate alınmayıp tanık anlatımları ve kayıtlar birlikte değerlendirilerek ortalama bir hesap yöntemi benimsenmiştir. Böyle olunca salt puantaj kayıtlarına göre hesaplama yapılmadığından Dairemizce daha önce verilen bozma ilamında da belirtildiği üzere hesaplanan fazla çalışma alacağından karineye dayalı makul indirim de yapılmalıdır. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda açıklanan sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 19.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.