Görevi yaptırmamak için direnme - trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/22266 Esas 2016/12230 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
18. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/22266
Karar No: 2016/12230
Karar Tarihi: 02.06.2016

Görevi yaptırmamak için direnme - trafik güvenliğini tehlikeye sokma - Yargıtay 18. Ceza Dairesi 2015/22266 Esas 2016/12230 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen karara göre, sanığın görevi yaptırmamak için direnme ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarından mahkum olduğu belirtilmiştir. Kararda, sanığın eylemlerinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucunda saptandığı ve doğru olarak nitelendirildiği vurgulanmıştır. Ancak, TCK'nın 53/1-b maddesi uyarınca verilen hak yoksunluğu cezasının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle, bu cezanın uygulanmasına ilişkin hüküm bozulmuştur. TCK'nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemiş ise de karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı belirtilmiştir. Kararın sonunda TCK'nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlarından (b) ibaresinin çıkarılması suretiyle hükümlerin düzeltilerek onanmasına oy birliğiyle karar verilmiştir.
18. Ceza Dairesi         2015/22266 E.  ,  2016/12230 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇLAR : Görevi yaptırmamak için direnme, trafik güvenliğini tehlikeye sokma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
    Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,
    Sanığın direnme eylemini birden fazla görevliye karşı gerçekleştirmesi nedeniyle, hakkında TCK"nın 43/2. maddesinin uygulanması gerektiği gözetilmemiş ise de karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı,
    Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
    Ancak;
    TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağının ortadan kalkmış olması,
    Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye aykırı olarak, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca; hükümlerde TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımlardan (b) ibaresinin çıkarılması suretiyle HÜKÜMLERİN DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02/06/2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.