2. Ceza Dairesi Esas No: 2020/12889 Karar No: 2020/9298 Karar Tarihi: 23.09.2020
Hırsızlık - mala zarar verme - Yargıtay 2. Ceza Dairesi 2020/12889 Esas 2020/9298 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Çocuk Mahkemesi'nde görülen bir hırsızlık ve mala zarar verme davasında, suça sürüklenen çocuklar aynı avukat tarafından temsil edilerek hüküm verilmiştir. Temyiz sonucunda, suça sürüklenen çocukların hukuki durumlarının ayrı ayrı ele alınması gerektiği belirtilerek, karar bozulmuştur. Dosyanın incelenmesinde, 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Yasa'nın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyiz edilemeyeceği belirtilmiştir. Kanun maddeleri şöyledir: 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Yasa'nın 26. maddesi, 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un geçici 2. maddesi, 1412 sayılı Kanun'un 317. maddesi ve CMK'nın 152. maddesi.
2. Ceza Dairesi 2020/12889 E. , 2020/9298 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz dilekçesinde, temyiz talebinde bulunan ve imza bölümüne suça sürüklenen çocuk ...’ın adını yazdıktan sonra, el yazısı ile diğer suça sürüklenen çocuk ...’ın adını temyiz eden ve imza bölümüne ilave ederek ayrıca imzalaması karşısında, her iki suça sürüklenen çocuk hakkındaki hükümleri de temyiz ettiği kabul edilerek yapılan incelemede; 1- Suça sürüklenen çocuklar hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; 14.04.2011 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Yasa"nın 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi gereğince doğrudan hükmolunan 3.000 TL dahil adli para cezasına mahkumiyet hükümlerinin temyizi mümkün olmadığından suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz isteğinin 1412 sayılı Kanun"un 317. maddesi gereğince REDDİNE, 2- Suça sürüklenen çocuklar hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Suça sürüklenen çocuk ..."in savunmasında; "... ile beraber hırsızlık yapmaya karar verdiklerini, bir aracın camını elindeki taşla kırdığını, ..."ın da elindeki tornavida ile aracın teybini söktüğünü", suça sürüklenen çocuk ..."ın savunmasında ise "Üzerine atılı suçlamayı kabul etmediğini, olay tarihinde Yasin ile birlikte gece dolaştıklarını, Yasin"in hırsızlık yapalım deyip bir aracın camını kırdığını, sonrasında aracın içerisindeki teybi söktüğünü, kesinlikle aracın teybinin sökülmesine katkıda bulunmadığını, Yasin"e hırsızlık yapmamasını söylediğini ancak onun bir şey olmaz deyip hırsızlık yaptığını" beyan ettiğinin anlaşılması karşısında, suça sürüklenen çocuklar arasında menfaat çatışması olduğu nazara alınarak her iki suça sürüklenen çocuğa ayrı müdafii atanarak suça sürüklenen çocukların hukuki durumunun buna göre değerlendirilmesi gerekirken, suça sürüklenen çocukların aynı avukat tarafından temsil edilmesi suretiyle CMK"nın 152. maddesine aykırı davranılması, Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuklar müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan diğer yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 23/09/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.