Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/4879 Esas 2017/12435 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4879
Karar No: 2017/12435
Karar Tarihi: 30.05.2017

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/4879 Esas 2017/12435 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanık, kendisini savcı olarak tanıtıp mağdurdan hesabının kullanıldığı iddiasıyla para talep etmiştir. Bu eylemi dolayısıyla dolandırıcılık suçu işlemiştir ve sanık mahkum edilmiştir. Ancak, mahkeme kararı incelendiğinde, sanığın eylemi, içerisinde nitelikli dolandırıcılık suçunu da barındıran yeni bir kanun maddesi kapsamına girdiğinden, üst dereceli bir mahkemenin görev alanına girmektedir. Bu nedenle, mahkeme hükmü bozularak görülmesi gereken mahkeme belirlenmiştir. Kanun maddeleri olarak bahsedilen hususlar ise, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 157/1, 62, 52/2-4, 53, 58 maddeleri ve 6763 sayılı Kanun'un 14. maddesi ile 5237 sayılı TCK'nın 158/1.maddesine eklenen (L) bendidir.

15. Ceza Dairesi 2016/4879 E. , 2017/12435 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 157/1, 62, 52/2-4, 53, 58 maddeleri gereğince mahkumiyet

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
04/12/2014 tarihli iddianamede, sanığın mağdura kendisini savcı olarak tanıtıp hesabınız kullanılmaktadır paranız suç örgütlerine aktarılıyor diye söyleyerek para istemek suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edilmesi karşısında; eyleminin, hükümden sonra 02.12.2016 tarih ve 29906 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak aynı tarihte yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanunun 14.maddesi ile 5237 sayılı TCK"nın 158/1.maddesine eklenen (L) bendi kapsamında öngörülen nitelikli dolandırıcılık fiiline ilişkin delillerin takdiri ve değerlendirme yetki ve görevinin üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 30.05.2017 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.