8. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/7799 Karar No: 2012/8237 Karar Tarihi: 28.09.2012
Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2012/7799 Esas 2012/8237 Karar Sayılı İlamı
Özet:
İcra Hukuk Mahkemesi'nde işçi alacaklarının tahsil amacıyla ilamlı takip başlatılmıştır. Borçlu, ilamda faize hükmedilmediği halde daha önceki tarihlerden itibaren istenerek fahiş faiz talebinde bulunulduğunu belirterek 22.469,74 TL faizin tenzilini talep etmiştir. Mahkeme, takip dayanağı ilam ve ilam hükmüne esas alınan bilirkişi raporu içeriğine göre alacaklara akdin feshi ve temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmesinde yasaya aykırı bir yön bulunmadığından şikayetin reddine karar vermiştir. Ancak Yargıtay 8. Hukuk Dairesi, borçlunun faiz miktarının hatalı hesaplandığına karar vererek mahkeme kararının bozulmasına karar vermiştir. İlgili kanun maddeleri İİK.nun 366 ve HUMK.nun 428'dir. Taraflar, HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İ.İ.K.nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunabileceklerdir.
8. Hukuk Dairesi 2012/7799 E. , 2012/8237 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki davacı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
KARAR
Borçlu aleyhinde iş mahkemesi ilamı ile hükmedilen kıdem tazminatı....vs. işçi alacaklarının tahsil amacıyla ilamlı takip başlatılmıştır. Borçlu vekili vasıtasıyla icra mahkemesine sunduğu dilekçesiyle; ilamda kıdem tazminatı, ücret alacağı ve fazla mesai ücreti alacağı için akdin feshi, diğer alacak içinde temerrüt tarihlerinden itibaren faize hükmedildiği açıkça bir tarihe hükmedilmediğinden, karar tarihinden itibaren faiz istenebilecek iken daha önceki tarihlerden itibaren istenerek, fahiş faiz talebinde bulunulduğunu, bu nedenle 22.469,74 TL faizin tenzilini talep etmiştir. Mahkemece takip dayanağı ilam ve ilam hükmüne esas alınan bilirkişi raporu içeriğine göre alacaklara akdin feshi ve temerrüt tarihinden itibaren faiz yürütülmesinde yasaya aykırı bir yön bulunmadığından şikayetin reddine karar verilmiştir. Takibe dayanak ilamda, hükmedilen kıdem tazminatının, ücret alacağının ve fazla mesai ücretinin akdin feshi tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ile birlikte, diğer alacakların ise temerrüt tarihinden itibaren yasal faiziyle tahsiline karar verilmiştir. Mahkemece ilam içeriğinden tespit edilebilen faiz başlangıç tarihleri ile ilamda hükmedilen faiz türleri nazara alınarak, borçlunun istenen faiz miktarını fahiş olduğuna dair itirazının incelenmesi amacıyla, birer yıllık devreler halinde ve devre tarihlerinin başlangıcında bir yıllık vadeli mevduata bankalarınca fiilen uygulanan en yüksek mevduat faiz oranının (TARAFLARCA BİLDİRİLEN) bankalardan sorulup tespitinden sonra, akdin feshi tarihinden itibaren takip tarihine kadar istenebilecek faiz miktarının, yine ikramiye alacağının temerrüt tarihinden takip tarihine kadar istenebilecek yasal faiz miktarının gerektiğinde bilirkişi vasıtasıyla hesaplattırılarak oluşacak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, borçlu talebinin hatalı yorumu ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.nun 366 ve HUMK.nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK.nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İ.İ.K.nun 366/3.maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine 28.09.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.