(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2017/3961 E. , 2021/4461 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KULLANIM KADASTROSU
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının yerinde olmadığı, davalı ... vekilinin temyiz itirazları yönünden ise, Mahkemece, 05.10.1995 tarihli devir senedi ile dava konusu taşınmazın zilyetliğinin davacı tarafa devredildiği, devirden sonra davalının zilyetliğinin söz konusu olmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş ise de, davacının dayandığı 05.10.1995 tarihli senet, kadastro tespitinden önce yapılmış olup dava tarihi itibari ile bu senede dayanan talepler yönünden tespitten önceki nedenlere dayalı olarak 10 yıllık hak düşürücü sürenin dolduğu, ancak kadastro sırasında lehine şerh verilenden satın almaya dayanılarak güncelleme kadastrosuna karşı dava açılabilmesinin mümkün olduğu, genel kadastrodan kaynaklanan istemler hak düşürücü süreye uğramış ise de, 17.07.2000 tarihli gayrimenkul satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi karşısında güncelleme kadastrosuna karşı talepler yönünden davanın dinlenme olanağının mevcut olduğu, söz konusu senedin 3. maddesinde arsa sahibinin belirleyeceği ve beğeneceği yerden 1.700,00 metrekarelik bölümün ifraz edilerek arsa sahibine bırakılacağı, bunun dışında kalan bölüm yönünden tapunun yükleniciler adına çıkarılacağının düzenlendiği, davacı taraf vekilinin de dava dilekçesinin 4. bendinde bu husususa değindiği belirtilerek, Mahkemece anılan senet gereğince taşınmaz içerisinde davalının istemine göre, 1.700,00 metrekarelik bölüm belirlenerek bu bölüm hariç tutulmak sureti ile geri kalan bölüm yönünden davanın kabulüne karar vermek gerekirken, bu bölüm de dahil olmak üzere davanın taşınmazın tümü yönünden kabulüne karar verilmesinin isabetsizliğine” değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, dava konusu 159 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydında yer alan, "... işgalindedir" şeklindeki zilliyetlik şerhinin, 07.11.2016 günlü teknik bilirkişi raporu ekindeki haritanın 3. bendinde (F) harfi ile gösterilen 1.700,00 metrekarelik alan dışındaki kısım yönünden iptaline, bu alan dışında kalan taşınmaz parçasının zilliyetliğinin "SS ... Evleri Konut Yapı Kooparifin zilliyetliğindedir" şeklinde şerh verilmesine, (F) harfi ile gösterilen 1.700,00 metrekarelik bölümde davalı yönünden "... oğlu ..."nın zilyetliğinin devam ettiğinin tespitine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine vekili ile ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dosya içeriğine, mahkemece hükmüne uyulan bozma kararında açıklandığı gibi işlem yapılıp sonucuna göre hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, Hazine harçtan muaf olduğundan harç alınmasına yer olmadığına, 59.30 TL temyiz karar harcının temyiz eden davalı ..."dan alınmasına, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.05.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.