17. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/3628 Karar No: 2016/6502 Karar Tarihi: 30.05.2016
Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/3628 Esas 2016/6502 Karar Sayılı İlamı
17. Hukuk Dairesi 2016/3628 E. , 2016/6502 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine dair verilen hükmün süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Davacı vekili; davalı şirkete kasko sigorta poliçesi ile sigortalı davacıya ait aracın çalındığını, aracın rayiç değerinin kasko poliçesi kapsamında davalı ... şirketinden talep edilmesine rağmen çalınma hasarının tazmin kapsamına girmediği gerekçesiyle davacının ödeme talebinin reddedildiğini belirterek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla aracın rayiç değeri olan 75.000 TL"nin davalı ... şirketinden hırsızlık olayının meydana geldiği tarihten itibaren işleyecek ticari faiz-reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili; sigortalı aracın herhangi bir zor kullanılmadan kendi anahtarıyla alınması sebebiyle davacının çalınma hasar talebinin haklı olarak reddedildiğini, kasko sigorta genel şartları uyarınca anahtar kullanılarak aracın çalınması durumunun teminat dışı olduğunun açıkça belirtildiğini, kabul anlamına gelmemek kaydıyla davacının talebinin kasko poliçe limitinin de üzerinde fahiş olduğunu, ayrıca ticari-reeskont faizi talebinde de yasal isabet bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece, talebin sigorta teminatı dışında olduğunun kabulü ile davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-)Dava, kasko sigorta sözleşmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun’un 3. maddesinin k bendinde tüketici; Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi, l bendinde de tüketici işlemi; mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de
dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlanmış, anılan kanunun 73. maddesinde de tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğabilecek uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemelerinin görevli olduğu belirtilmiştir. Somut olayda davacı vekili, davacıya ait olup davalının kasko sigortacısı olduğu aracın çalındığını belirterek maddi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmektedir. Görev, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen dikkate alınmalıdır. Dava, 6502 sayılı Yasa yürürlüğe girdikten sonra 12/06/2014 tarihinde açılmış olup yasanın 3/1-1.maddesi hükümlerine göre uyuşmazlığın çözüm yeri tüketici mahkemesi olduğundan, mahkemece görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde davanın esasına girilerek karar verilmesi doğru görülmemiştir. 2-)Bozma neden ve şekline göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, bozma neden ve şekline göre davacı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine 30/05/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.