Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/5037 Esas 2015/8028 Karar Sayılı İlamı

17. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/5037
Karar No: 2015/8028
Karar Tarihi: 21.10.2015

Hırsızlık - işyeri dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2015/5037 Esas 2015/8028 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Çocuk Mahkemesi tarafından verilen bir hüküm temyiz edilmiştir. Suça sürüklenen çocuk hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlal suçlarından mahkum edilmiştir. Çocuk, kapı kilidini ve zincirini kırarak işyerine girmiş ancak mala zarar verme suçu nedeniyle zamanaşımı süresinde işlem yapılabileceği değerlendirilmiştir. Mahkeme, suça sürüklenen çocuğun bahsedilen suçları işlediğini kabul etmiştir. Ancak, mahkeme kararı bazı hukuki aksaklıklar içermektedir. Bunlar, taksitlendirme talebinin dikkate alınmamış olması, zorunlu müdafi görevlendirilmesi nedeniyle müdafiye ödenen ücretin suça sürüklenen çocuğa yargılama gideri olarak yükletilmesi, sosyal inceleme ve rapor alma işleminin eksik bırakılması ve hırsızlık suçunun tamamlanıp tamamlanmadığının değerlendirilmemesidir. Bu nedenlerle hükümlerin bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu 52/4. madde (taksitlendirme hükümleri)
- 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu 150/2. madde (zorunlu müdafii görevlendirme)
- 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu 35/1. madde (sosyal inceleme raporu alma)
- 5320 sayılı Kanun

17. Ceza Dairesi 2015/5037 E. , 2015/8028 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Hırsızlık ve işyeri dokunulmazlığını ihlâl suçlarından dolayı kurulan hükümlerin yapılan temyiz incelemesinde;
Suça sürüklenen çocuğun, hırsızlık yapılan işyerine girmek için, kapı kilidini ve zincirini kırdığı, ancak buna dair herhangi bir işlem yapılmadığı anlaşılmakla birlikte, mala zarar verme suçu nedeniyle zamanaşımı süresinde işlem yapılabileceği değerlendirilmiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; atılı suçların suça sürüklenen çocuk tarafından işlendiğini kabulde usûl ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak,
1-Suça sürüklenen çocuk müdafiinin 31.12.2010 tarihli oturumda, lehe olan hükümlerin uygulanması yönündeki talebinin 5237 sayılı TCK 52/4. maddesinde düzenlenen taksitlendirme hükümlerini de içermesine rağmen, bu hususta olumlu yada olumsuz bir karar verilmemesi,
2-5271 sayılı CMK"nın 150/2. maddesi uyarınca, 18 yaşından küçük suça sürüklenen çocuğun savunmasını yapması için zorunlu müdafi görevlendirilmesi nedeniyle, müdafiiye ödenen ücretin, suça sürüklenen çocuğa, yargılama gideri olarak yükletilmesine karar verilmesi suretiyle Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6/3-c maddesindeki düzenlemeye aykırılık meydana getirilmesi,
3-Suç tarihinde 18 yaşından küçük olan suça sürüklenen çocuk hakkında, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35/1. maddesi gereğince, sosyal inceleme yaptırılıp bu konuda rapor aldırılması, rapor aldırılmayacak ise gerekçesinin karara yazılması gerektiği halde, bu hususların eksik bırakılması,
4-Kabule göre de;
Hırsızlık suçundan dolayı kurulan hükümde; suça sürüklenen çocuğun polis ekiplerince görüldüğü yer ile suça konu eşyaların çalındığı yer arasındaki mesafenin belirlenip, daha sonra suçun tamamlanıp tamamlanmadığının değerlendirilmesi gerekirken, eylemin teşebbüs aşamasında kaldığından bahisle yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle, tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi aracılığı ile 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın korunmasına, 21.10.2015 tarihinde oy birliği ile karar verildi.