17. Ceza Dairesi 2015/903 E. , 2015/1687 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Hırsızlık suçunun bina niteliğinde sayılan kıraathane içerisinde işlenmesi nedeniyle 5237 sayılı TCK"nın 142/1-b maddesi yerine aynı Kanun"un 141/1. maddesi ile uygulama yapılması, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
01/10/2008 tarihinde müşteki ... ile tanık ..."ın ... ilçesinde bulunan ... isimli kıraathanede oturdukları sırada, müşteki ile daha önceden müştekinin işyerine gelip mağdur olduğunu söyleyen sanığa harçlık ve bilet parası vermesi nedeniyle tanışıklığı olan sanığın kıraathaneye geldiği ve müştekiyi görmesi üzerine yanlarına oturduğu, sohbet esnasında sanığın bir yeri araması gerektiğini söyleyerek müştekiden ...marka telefonunu kısa süreliğine istediği, müştekinin olumlu yanıt vermesi ile sanığın aldığı müştekiye ait telefonla konuşarak kıraathanenin dışına çıktığı ve telefonu iade etmeksizin olay yerinden ayrıldığı ve müştekinin sanığı 15 dakika sonra aradığında da sanığın kısa zamanda geleceğini söylediği, gelmeyince de müştekinin şikayetçi olduğu; sanığın 02.06.2009 tarihli kolluk beyanında; müştekinin suça konu cep telefonunu kıraathanede otururken konuşma bahanesi ile aldığını, bağımlı olduğu için hatırlamadığını, almış olabileceğini, almış ise zararını karşılayabileceğini ifade ettiği, ve yine 07.12.2009 tarihli talimatla alınan mahkemedeki sorgusunda da; "Ben daha evvel madde bağımlısı idim. Ara ara tedavi görmeme rağmen halen de madde bağımlılığından kurtulabilmiş değilim. Bana okunan iddianamede bahsi geçen olayı hatırlamıyorum. ... isimli şahsı daha önceden tanıyorum. ... ile olay günü kahvehanede karşılaştığımızı hatırlıyorum ancak telefonunu alıp almadığımı dahi hatırlamıyorum. Almış isem de hırsızlık kastıyla almam, benim böyle bir şeye ihtiyacım yoktur. Kendisini tanıdığım için telefonu konuşmak üzere almış olabilirim, fakat dediğim gibi madde bağımlılığımdan dolayı olayı hatırlamıyorum. Ancak ben yine de müşteki ile uzlaşmak isterim. Bu olay nedeni ile zararı var ise ödemek isterim dediği; telefonu çalan sanığın müştekinin zararını suç tarihinden karar tarihine kadar olan sürede gidermediği, dolayısı ile sanığın haksız kazanç elde etmesi ve etkin pişmanlık şartlarının bulunmaması nedeniyle tebliğnamedeki bozma isteyen düşünce benimsenmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış , diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Yargılama gideri olarak hesaplanan 15,60 TL"nin, CMK"nın 324/4 maddesine 6352 sayılı Kanunun 100. maddesiyle eklenen değişiklik gözetilerek, terkin edilecek miktar olan 20 TL"nin altında kaldığının anlaşılması karşısında, hazineye yükletilmesine karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ..."ın temyiz nedeni bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1.maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden yargılama giderlerine ilişkin kısmın çıkartılarak yerine "" yargılama gideri olarak hesaplanan 15,60 TL"nin, CMK"nın 324/4 maddesine 6352 sayılı Kanunun 100. maddesiyle eklenen değişiklik doğrultusunda hazineye yükletilmesine"" cümlesinin eklenmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 27.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.