Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kayden paydaş olduğu 27 parsel sayılı taşınmazdaki çekişmeli 1 nolu daireyi davalının haksız olarak kullandığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının arsa niteliğindeki taşınmazdaki payına elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, çekişmeli daireden tahliye isteminin reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece;” taraflar arasındaki çekişmenin Türk Medeni Kanununun 688 ve takip eden maddelerinde öngörülen paylı mülkiyet hükümleri gereğince araştırma yapılarak çözüme kavuşturulması gerektiği, eksik inceleme ile yetinilerek karar verilmesinin doğru olmadığı” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan soruşturma sonucu davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
Dava konusu 27 parsel sayılı taşınmazda 4/80 payın davacı, 1/80 payın davalı kalan payların da dava dışı kişiler adına olduğu, taşınmaz üzerinde 20 ayrı bağımsız bölümü olan bina olup, kat irtifakı ve kat mülkiyetinin kurulmadığı, davalının 1 nolu daireyi tasarruf ettiği, davacının payına karşılık kullanabileceği herhangi bir yer olmadığı anlaşılmaktadır.
Öncesinde, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, “… çekişme konusu 27 parsel üzerindeki binanın taşınmaz mütemmim cüzü olduğu ve arsanın mülkiyetine tabi bulunduğu binada kat irtifakı ve kat mülkiyeti kurulmadığı gözetilerek, taraflar arasındaki çekişmenin Türk Medeni Kanununun 688 ve takip eden maddelerinde öngörülen paylı mülkiyet hükümleri uygulanmak suretiyle çözümlenmesi gerekirken eksik araştırma ile yetinilerek yazılı olduğu üzere hüküm kurulmasının doğru olmadığı gerekçesiyle” bozulmuş olup, hükmüne uyulan bozma ilamında uyuşmazlığın niteliği saptanarak uyulması geren yol açıkça belirlenmiştir.
Ne varki, bozma ilamı uyarınca yapılan soruşturma sonucu, davacının kayıttan kaynaklanan mülkiyet hakkına karşılık, çekişmeli yerde tasarruf ettiği bir yer olmadığı belirlendiği halde mahkemece davanın reddedilmiş olmasının yasal olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur.
Hal böyle olunca, davacının mülkiyetten kaynaklanan ayni hakkına değer verilmek suretiyle paya yönelik elatmanın önlenmesi isteğinin kabul edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Davacının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 06.07.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.