5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/5028 Esas 2017/11037 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/5028
Karar No: 2017/11037
Karar Tarihi: 13.12.2017

5846 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2017/5028 Esas 2017/11037 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanık, 5846 Sayılı Kanuna aykırılık suçundan mahkum edildi. Temyiz edilen davada, mahkemenin hükmü gerekçesiz kurduğu, hak yoksunluklarına hükmedilmediği ve müsadere/yargılama gideri hükümleri verilmediği gerekçesiyle bozuldu. Yeniden hüküm kurulurken 5237 Sayılı TCK'nın 53. maddesi gereğince hak yoksunluklarına hükmedilmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının infazını kabil kesinleşmiş mahkumiyet hükmü niteliğinde olmadığı gözetilerek müsadere ve yargılama gideri hükümleri verilmesi gerektiği vurgulandı. Kararda Anayasanın 141, CMK’nın 34 ve 230. maddeleri de hatırlatıldı.
19. Ceza Dairesi         2017/5028 E.  ,  2017/11037 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
    1-Anayasanın 141, CMK’nın 34 ve 230. maddeleri uyarınca mahkeme kararlarının sanıkları, mağdurları, Cumhuriyet savcısını ve herkesi inandıracak ve Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde olması gerekir. Yargıtay’ın gerekçelerde tutarlılık denetimini yapabilmesi için; kararın dayandığı tüm verilerin, bu veriler konusunda mahkemenin ulaştığı sonuçların, iddia, savunma ile mağdur ve tanık anlatımlarına ilişkin değerlendirmelerin, hangi anlatımın ne gerekçeyle diğerine üstün tutulduğunun açık olarak hükmün gerekçesine yansıtılması ve mahkemece ulaşılan vicdani kanı sonucunda sanığın hangi fiillerinin suç sayıldığı açıklandıktan sonra kabul edilen bu fiillerin hukuki nitelendirilmesinin yapılması, cezada artırım ve indirim gerektiren nedenlerin kanuni bağlamda tartışılması gerekirken, açıklanan bu hususlara uyulmayarak, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına atıf yapılarak gerekçesiz hüküm kurulması,
    2-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
    3-Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarının infazı kabil kesinleşmiş mahkumiyet hükmü niteliğinde olmadığı gözetildiğinde, müsadere ve yargılama gideri hususunda bir karar verilmemesi,
    Kanuna aykırı ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca sair yönlerden incelenmeyen hükmün BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 13.12.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.