Taraflar arasında görülen davada;Davacılar, kayden maliki oldukları 3457 ada 8 parsel sayılı taşınmaza davalının gecekondu yapmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteğinde bulunmuşlardır.
Davalı, çekişmeli taşınmazı haricen satın aldığını bir kısım ödemede bulunduğunu bildirip, davanın reddini savunmuştur.
Davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece "... harici satın alma üzerinde durulmadığı, bu olgunun kanıtlanması halinde Türk Medeni Kanununun 944.maddesi anlamında bedelden kaynaklanan hapis hakkının doğacağı, bu yönde inceleme yapılması ..." gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda yapılan yargılama sonucu davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
-KARAR-
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.Mahkemece, davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar Dairece " davacıların kayıttan kaynaklanan mülkiyet hakkına değer verilmek suretiyle davanın kabulü kural olarak doğrudur. Ne varki, davalı davada harici satın alma savunmasında bulunmuş, ancak, mahkemece bu savunma üzerinde durulmamıştır. Gerçekten de, harici satın alma olgusunun kanıtlanması halinde, bu olgunun sahibine Türk Medeni Kanununun 994.maddesi anlamında bedelden kaynaklanan hapis hakkı sağlayacağı kuşkusuzdur. Harici satın alma savunması üzerinde durulması sonucuna göre bir hüküm kurulması" gerekçesiyle bozulmuştur.
Mahkemece, bozmaya uyulmakla lehine uyulan taraf yararına usuli kazanılmış hak doğar ve bozma çerçevesinde işlem yapılması zorunlu hale gelir. Dairenin bozma ilamında muhdesat bedeline işaret edilmemiştir. Bu durumda, muhdesat bedelinin de harici satış kapsamında kabul edilerek muhdesat bedelinide içerecek şekilde her iki bedel üzerinden hapis hakkı tanınması doğru değildir.Hal böyle olunca, harici satış bedeli üzerinden davalı yararına hapis hakkı tanınması gerekirken, muhdesat bedelinin de hapis hakkına dahil edilmesi suretiyle hüküm kurulması doğru değildir. Davacıların, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 17.1.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.