18. Ceza Dairesi 2015/17823 E. , 2016/5958 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Mala zarar verme, konut dokunulmazlığının ihlali
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanık hakkında hırsızlık suçundan açılan dava hakkında zamanaşımı süresi içinde hüküm kurulması mümkün görülerek dosya görüşüldü:
Temiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanığın, üzerine atılı suçlamaları kabul etmemesi ve eylemi beraber işlediklerini iddia eden temyiz dışı diğer sanık Mesut K."nun suç atma niteliğindeki soyut iddialarından başka, şüpheden uzak, kesin ve somut delillerin nelerden ibaret olduğu CMK"nın 230/1-b maddesi gereğince açıklanmadan, yetersiz gerekçeyle hükümler kurulması,
Kabule göre de,
2- TCK’nın 116/4. maddesinde düzenlenen cebir suretiyle konut dokunulmazlığını bozmak suçunun oluşabilmesi için, sanık tarafından kişilere karşı yöneltilen şiddet eylemi ile konut dokunulmazlığının bozulması arasında nedensellik bağının bulunması, şiddetin konut dokunulmazlığını bozmak amacına yönelmiş olması ve bu amacın gerçekleşmesi için araç olarak kullanılması gerekir. Yargılamaya konu somut olayda, sanığın, ne şekilde konut dokunulmazlığını bozmak amacıyla kişilere karşı cebir veya tehdit kullandığı veya gece saatlerinde işlendiği açıklanmadan, TCK’nın 116/4. maddesinin uygulanması,
3- Konut dokunulmazlığın ihlâli suçunun, “birden fazla kişi tarafından birlikte” işlendiğinin kabul edilmesi karşısında, TCK"nın 119/1-c maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
4- TCK"nın 3/1. maddesinde açıklanan "suç işleyen kişi hakkında işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı ceza ve güvenlik tedbirine hükmolunur" ilkesine uyulmadan, mala zarar verme suçunda temel cezanın en üst hadden ceza verilmesi,
5- TCK"nın 53/1-b maddesinde yer alan hak yoksunluğunun uygulanmasına ilişkin hükmün, Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararıyla iptal edilmesi nedeniyle uygulanma olanağı ortadan kalkması ve aynı fıkranın c bendinde yer alan hak yoksunluğunun hükümlünün sadece kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanacağının kararda belirtilmemesi,
6- Tekerrür hükümleri uygulanırken, TCK"nın 58/7. maddesi uyarınca cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekirken, infazı kısıtlar biçimde 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbiri süresinin de belirlenmesi,
Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki isteme kısmen uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken, 1412 sayılı CMUK"nın 326/son maddesinin gözetilmesine,yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24.03.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.