19. Ceza Dairesi Esas No: 2015/23010 Karar No: 2017/11308 Karar Tarihi: 19.12.2017
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/23010 Esas 2017/11308 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, İcra Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık hakkında 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık suçundan mahkumiyet kararı vermiştir. Ancak temyiz isteği üzerine yapılan incelemede, mahkemenin borçlu şirketin aktif ve pasif durumunu tespit etmeden ve bilirkişi raporuna dayanarak karar verdiği, ayrıca kısa süreli hapis cezasını seçenekli hale getirme zorunluluğunu göz ardı ettiği tespit edilmiştir. Bu nedenle mahkeme kararı bozulmuş, sanığın TCK'nın 53. maddesi uyarınca cezalandırılması gerektiği belirtilmiş ve 5237 sayılı TCK'nın 75. maddesi uyarınca önödeme ihtarı yapılması gerektiği vurgulanmıştır. Kanun maddeleri: İİK'nın 345/a maddesi, 179 ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 376. (6762 sayılı TTK'nın 324.) maddesi, 5237 sayılı TCK'nın 50/3. maddesi, TCK'nın 53. maddesi ve 5237 sayılı TCK'nın 75. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2015/23010 E. , 2017/11308 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-İİK"nın 345/a maddesindeki suçun oluşabilmesi için, aynı Kanun"un 179 ve 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 376. (6762 sayılı TTK"nın 324.) maddesinde öngörülen koşullarda şikayet tarihi itibariyle şirketin aktif ve pasif durumu belirlenerek, sonucuna göre şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği cihetle, öncelikle borçlu şirkete ait ticari defterler, kayıtlar ve banka hesapları üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılıp, kesinleşmiş icra takip dosyalarının borçları da pasife dahil edilerek, sonucuna göre hukuki durumunun takdiri gerekirken, şikayet tarihi itibariyle mevcut durumu tespit etmeyen bilirkişi raporuna dayanılarak yazılı şekilde karar verilmesi, 2-Daha önce hakkında hapis cezasına hükmedilmemiş sanık hakkında verilen kısa süreli hapis cezasının 5237 sayılı TCK"nın 50/3. maddesi uyarınca seçenek yaptırımlara çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi, Kabule göre de; 1-Kasıtlı suçtan hapis cezasına hükmedilmiş bulunan sanık hakkında TCK’nın 53. maddesinin uygulanmaması, 2-5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 75. maddesinin birinci fıkrası uyarınca uzlaştırma kapsamındaki suçlar hariç olmak üzere, yalnız adli para cezasını gerektiren veya kanun maddesinde öngörülen hapis cezasının yukarı sınırı altı ayı aşmayan suçlar önödemeye tabi olup, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu"nun 345/A maddesinde öngörülen suçun cezasının üst sınırının üç ay hapis cezası olduğu ve suç tarihi itibariyle uzlaştırma kapsamında bulunmadığı gözetilerek, sanık hakkında önödeme ihtaratında bulunulup sonucuna göre durumun tayini gerekirken anılan ihtarat yapılmadan mahkumiyet kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 19/12/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.