17. Ceza Dairesi 2015/1799 E. , 2015/4234 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, suç eşyasını kabul etmek
HÜKÜM : Mahkumiyet, beraat
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle incelenerek, gereği görüşülüp düşünüldü:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçun sanık ... tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık ... hakkında hırsızlık suçu ile ilgili olarak uygulama yapılırken taklit anahtar kullanıldığı kabul edildiği halde, kanun maddesinin 142/2-d yerine 142/1-d olarak yanlış yazılması,
2-Müşteki ...,18.05.2010 tarihli duruşmada çalınan eşyaların kısmen dahi iade edilmediğini beyan etmiş ise de; 14.04.2010 tarihli yakalama muhafaza altına alma ve teslim tutanağı içeriğine göre, sanık ..."ın çaldığı altınları bozdurduktan sonra aldığı 1 adet erkek yüzüğü, 1 adet bayan yüzüğü, 1 adet cep telefonu ve 200,00 TL paranın yerini söyleyip müştekiye iadesini sağladığının belirtildiğinin anlaşılması karşısında; söz konusu tutanak içeriğinin doğru olup olmadığı araştırıldıktan sonra doğru olması halinde, 5237 sayılı TCK"nın 168/4 maddesi gereğince müştekinin kısmi iadeye rıza gösterip göstermeyeceği tespit edildikten sonra sonucuna göre uygulama yapılması gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi,
3-Sanık ... hakkında kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetin yasal sonucu olarak sanığın 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin “c” bendinde “velayet hakkından; vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun” sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi,
4-15.04.2010 tarihli "Yakalanan kişinin kanuni hakları" başlıklı tutanak içeriğine göre, sanık ..."ın, çaldığı altınları sattığı kuyumcuya götürüldüğü, sattığı kişinin o anda işyerinde olmadığını söyleyerek fiziksel özelliklerini tarif ettiğinin anlaşılması karşısında, suça konu altınların kime satıldığı ve sanık ..."ın olay anında işyerinde bulunup bulunmadığının araştırılarak, sanığın altınların satın alınmasından haberinin olmadığının anlaşılması halinde 5271 sayılı CMK"nın 223/2-b maddesi uyarınca yüklenen suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması gerekçesiyle beraat kararı verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme yapılarak yazılı şekilde beraat kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... müdafinin ve sanık ..."ın temyiz nedenleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 18.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.