19. Ceza Dairesi Esas No: 2015/13731 Karar No: 2016/583 Karar Tarihi: 19.01.2016
Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/13731 Esas 2016/583 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir marka hakkına tecavüz davasında, mahkeme maddi zararın tespit edilememesi sebebiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar vermişti. Ancak, Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun kararları doğrultusunda, suçun işlenmesiyle mağdur veya kamunun uğradığı zararın tamamen giderilmesi durumunda, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebileceği anlaşılmaktadır. Bunun için gerekli objektif ve subjektif koşulların varlığı aranması gerekmektedir. Kararda, 5271 sayılı CMK'nın 231/5. maddesi ve 231/6-c maddelerine de yer verilmektedir. 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi doğrultusunda, mahkemenin verdiği karar bozulmuş ve dosya yeniden incelenmek üzere mahkemeye gönderilmiştir.
19. Ceza Dairesi 2015/13731 E. , 2016/583 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 5271 sayılı CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen "suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararı aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi" ve diğer objektif ve subjektif koşulların varlığı halinde, CMK"nın 231/5. madde ve fıkrası gereğince, sanık hakkında aynı Kanun"un 231/6-c maddesi de değerlendirilerek tespit edilen söz konusu zararın giderilmesi durumunda hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebileceği anlaşılmaktadır. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 03.02.2009 tarih ve... Esas, ... sayılı kararında; "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının objektif koşullarından biri olan zarardan kast edilen maddi zarar olup, bu zararın belirlenmesinde teknik bilgiye ihtiyaç duyulmayan hallerde hakim, kanaat verici basit bir araştırma yaparak zararı belirlemelidir." denilmektedir. Bu ilkeler çerçevesinde her olaya özgü ayrı değerlendirme yapılarak, maddi zararın kanaat verici basit bir araştırma ile tespit edilebilmesi gerekir. Somut olayda, katılanın dosyaya yansıyan maddi bir zararının bulunmadığı gözetilmeden, mahkemece zarar giderilmediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 19.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.