Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2008/7659 Esas 2008/9461 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2008/7659
Karar No: 2008/9461
Karar Tarihi: 18.9.2008

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2008/7659 Esas 2008/9461 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, 8 parselde kayden malik olduğu yerdeki 40/266 paya karşılık iki dükkanı davalıya sattığını ancak davalının daha fazla yer işgal ettiğini iddia etmiştir. Davalı ise, iddia edilen yerin kendisine satıldığını ve bu haliyle işgal ettiğini savunmuştur. Mahkeme önce davayı reddetmiş ve davalı vekili lehine 150.000.000.-TL vekalet ücretine hükmetmiştir. Ancak, daha sonra yapılan bozma kararından sonra davacının dava reddedilmiş ve davalı vekili lehine 2.300.-YTL vekalet ücreti takdiri yapılmıştır. Davacının temyiz itirazları yerinde kabul edilerek hükmün bozulması kararlaştırılmıştır. HUMK'nun 428. maddesi gereğince hükmün açıklanan nedene hasren bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri: HUMK'nun 428. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2008/7659 E.  ,  2008/9461 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BAKIRKÖY 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 08/04/2008
    NUMARASI : 2007/627-2008/192

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, kayden maliki bulunduğu 8 parselde 40/266 paya karşılık zemin katta iki dükkanı, projesine uygun olarak davalıya sattığını, ancak davalının satın aldığı yerden daha fazlasını işgal ettiğini ileri sürüp, elatmanın önlenmesine ve davalının taşınmazdan tahliyesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, işgal edildiği iddia edilen dairenin davacı tarafından 20 yıl önce ortadan kaldırılarak bu haliyle kendisine satıldığını belirtip, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece; "noksan soruşturma ile yetinilerek karar verildiği" gerekçesiyle bozulmuş olup, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.

    -KARAR-

    Dava, elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup, hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda mahkemece davanın reddine karar verilmiş olması doğrudur.
    Ancak, bozmadan önceki kararla dava reddedilmiş ve davalı vekili lehine 150.000.000.-TL. vekalet ücretine hükmedilmiş, verilen red kararı davacı tarafından temyiz edilmiştir.
    Oysa, hükmüne uyulan Daire bozma kararından sonra yapılan yargılama sonucunda davacının davasının reddine karar verilmiş ve fakat davalı vekili yararına 2.300.-YTL. vekalet ücreti takdiri yoluna gidilmiştir.
    Ne varki, Daire bozma kararından önce verilen red kararında davalı vekili lehine takdir edilen avukatlık ücreti ilk kararı davalının temyiz etmemiş olması nedeniyle miktar bakımından davacı yararına usulü kazanılmış hak oluşturacağında kuşku yoktur. Hemen belirtilmelidir ki, kazanılmış hak olgusu kamu düzeniyle ilgili olup, mahkemece re"sen gözetilmesi gerekli bir kuraldır.
    Öyle ise, yukarıda açıklanan usuli kazanılmış hak dikkate alınarak, davalı vekili lehine avukatlık parasına hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yüksek vekalet ücreti takdiri doğru değildir. Davacının, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedene hasren HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.9.2008 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.