18. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/891 Karar No: 2016/664 Karar Tarihi: 19.01.2016
Yargıtay 18. Hukuk Dairesi 2016/891 Esas 2016/664 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, bir sitede ortak gider aidatı ve yakıt alacağı için yürütülen icra takibine yapılan haksız itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkeme, sitenin henüz toplu yapı yönetimine geçilmediği için kat mülkiyeti hükümlerinin değil, genel hükümlerin uygulanması gerektiğini belirterek, asliye mahkemesinin görevli olduğunu vurgulamıştır. Mahkeme, görevsizlik kararı vermek yerine davanın esasına bakılması gerektiğini belirterek, davanın görülmesine karar verilmesi gerektiğini ifade etmiştir. Kararda, 5711 Sayılı Kanunun 22. maddesi ile Kat Mülkiyeti Kanununun 66. ve devamı maddelerinde düzenlenen Toplu Yapılara İlişkin Özel Hükümler açıkça belirtilmiştir.
18. Hukuk Dairesi 2016/891 E. , 2016/664 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı dava dilekçesinde; ortak gider alacağının tahsili için yürütülen icra takibine davalı tarafından yapılan haksız itirazın iptalini istemiştir. Mahkemece davanın görev yönünden reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I
Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Dava, birden fazla parsel üzerinde kurulu sitede, siteye ait ortak gider aidat ve yakıt alacağının tahsili için yürütülen icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin olup, mahkemece davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelerle, tapu kayıtlarının incelenmesinden; davaya konu sitenin birden fazla parsel üzerinde kurulu olduğu ve Kat Mülkiyeti Kanununda değişiklik yapılmasına ilişkin 5711 Sayılı Kanunun 22. maddesi ile Kat Mülkiyeti Kanununun 66. ve devamı maddelerinde düzenlenen Toplu Yapılara İlişkin Özel Hükümler uyarınca sitede henüz toplu yapı yönetimine geçilmediği anlaşıldığından uyuşmazlıkta, kat mülkiyeti hükümlerinin değil, genel hükümlerin uygulanması gerekmektedir. Hukuki uyuşmazlıklarda asliye mahkemelerinin görevi asıl, sulh mahkemesinin görevi ise istisnadır. Özel bir kanun hükmü ile açıkça sulh mahkemesinde bakılacağı bildirilmeyen bütün dava ve işler asliye mahkemesinde görüleceğinden; mahkemece, davaya devam edilerek esas hakkında bir karar verilmesi gerekirken, görevsizlik kararı verilmesi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK. nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 19.01.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.