4. Hukuk Dairesi Esas No: 2010/3829 Karar No: 2011/4725 Karar Tarihi: 26.04.2011
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2010/3829 Esas 2011/4725 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2010/3829 E. , 2011/4725 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... ve ... aleyhine 30/06/2008 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptalinin istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 12/11/2009 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalılardan ...; duruşmasız olarak incelenmesi de davacı ve davalılardan ... taraflarından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 26/04/2011 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ... adına gelen olmadı, karşı taraftan davacı vekili Avukat ... geldiler, diğer davalılar adlarına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalılardan ..."ın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davalılardan ..."ın diğer temyiz itirazına gelince; dava, icra takibine itirazın iptali istemine ilişkindir. Yerel mahkemece istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, davacı ile davalılar tarafından temyiz olunmuştur. Takip konusu alacak, haksız eylem nedeniyle uğranılan zararın ödetilmesi istemine ilişkin olup ödenecek tazminat tutarı belirgin (likid=liquid) olmadığından uyuşmazlığın çözümü yargılamayı gerektirmektedir. Bu durumda, olayda uygulama yeri bulunmayan İcra ve İflas Yasasının 67/2. maddesi gereğince, davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmasına yasal olanak bulunmamaktadır. Yerel mahkemece anılan yön gözetilmeyerek, adı geçen davalının icra inkar tazminatı ile sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir. 3-Diğer davalı ..."nin temyiz itirazına gelince; dava konusu olayda, Erzincan Belediye Meclisi"nin 25.10.2001 gün ve 139 sayılı kararı uyarınca bazı abonelerin su borçlarının silinmesine karar verildiği, Belediye Başkan Yardımcısı olan davalılardan ..."nin başkanlık makamına bu yönde yazdığı 01.07.2002 günlü yazının diğer davalı ... tarafından onaylandığı anlaşılmaktadır. Davalılardan ..., usulsüz işlemi gerçekleştiren ve katılan konumunda olmadığından tazminat ile sorumlu tutulamaz. Yerel mahkemece açıklanan olgu gözetilerek, davalılardan ... hakkındaki istemin tümden reddedilmemiş olması doğru olmadığından karar bu nedenle de bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davalılardan ... yararına; (3) sayılı bentte gösterilen nedenlerle diğer davalı ... yararına BOZULMASINA; davacı ile davalılardan ..."ın öteki temyiz itirazlarının ilk bentteki nedenlerle reddine; bozma nedenine göre diğer davalı ..."nin öteki temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve temyiz eden davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 26/04/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.