Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/3128 Esas 2017/6053 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3128
Karar No: 2017/6053
Karar Tarihi: 22.06.2017

Marka Hakkına Tecavüz - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/3128 Esas 2017/6053 Karar Sayılı İlamı

Özet:

19. Ceza Dairesi tarafından verilen bir kararda, bir sanığın marka hakkına tecavüz suçundan mahkum edildiği belirtiliyor. Ancak, kararın veriliş şeklindeki bazı yanlışlıklardan dolayı hüküm bozulmuş ve dosya yeniden incelenmek üzere yerel mahkemeye gönderilmiştir. Kararda, sanığın uzlaşma teklifini kabul etmediği belirtilse de, uzlaşmanın henüz yasal olarak mümkün olmadığı, bunun yerine etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanması gerektiği ifade edilmiştir. Ayrıca, hakkında hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içinde yeni bir suç işlemesi halinde hükmün açıklanması gerektiği vurgulanmıştır. Kararda, 6763 sayılı Kanun'un 34. maddesi ve Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253 ve 254. maddeleri gibi çeşitli kanun maddelerine atıfta bulunulmuştur.
19. Ceza Dairesi         2016/3128 E.  ,  2017/6053 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Marka Hakkına Tecavüz
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
    Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
    Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
    Ancak;
    1- Katılan vekili ve sanık o tarihte uzlaşma hükümlerinin uygulanmasında yasal olanak bulunmadığı halde, kollukta düzenlenen matbu form üzerinde “uzlaşmayı kabul etmiyorum” seçeneğini imzalamışlarsa da, bir hakkın doğmadan önce kullanılması söz konusu olmayacağından, uzlaşma teklifinin hukuken geçerli olmadığı anlaşılmakla, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden “etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile” ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 556 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/7. maddesinin aynı Kanun Hükmünde Kararnamenin 61/A maddesinde düzenlenen satışa arz etme veya satma suçu yönünden de uzlaşma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, uzlaşmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza hukuku ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanunun 34. maddesiyle değişik CMK’nın 253 ve 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
    2- Hakkındaki hükmün açıklanması geri bırakılan sanığın, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlemesi halinde, CMK’nın 231/11. maddesi uyarınca hakkındaki hükmün ilk şekliyle açıklanması gerektiği gözetilmeyerek hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK"nın 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 22.06.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.