1. Hukuk Dairesi Esas No: 2012/16965 Karar No: 2013/352
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2012/16965 Esas 2013/352 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davalı tarafın temyiz başvurusu sonrası incelenen dosya, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve tazminat davasıdır. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir ancak çap kaydının ya da kayıtlarının getirtilmediği, keşifte yapılan ölçümün ve bilirkişi raporunun hüküm vermeye yeterli olmadığı belirtilmiştir. Çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi davalarında öncelikle çap kayıtlarının getirtilerek tarafların tüm delillerinin toplanılması gerektiğinden bahsedilmiştir. Dosya yeniden uzman bilirkişiler aracılığı ile incelenerek sonuca göre hüküm verilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Mahkeme kararı, 6100 sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi ile 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddesi uyarınca BOZULMUŞTUR.
Yanlar arasında görülen elatmanın önlenmesi, tazminat davası sonunda, yerel mahkemece davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalı tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü; Dava, çaplı taşınmaza el atmanın önlenmesi ve tazminat isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Ne var ki, keşifte yapılan ölçümün ve düzenlenen bilirkişi raporunun hüküm vermeye yeterli olduğunu söyleyebilme olanağı yoktur. Bilindiği üzere, çaplı taşınmaza elatmanın önlenilmesi davalarında öncelikle çap kaydının ya da kayıtlarının getirtilerek tarafların tüm delilleri toplanılmalı, dosya keşfe hazır hale geldikten sonra yapılacak uygulamada, çekişmeli yer ile tarafların ellerinde bulunan kısımların sınırları alınacak ortak beyanlarına göre açıklığa kavuşturulmalı, gerektiğinde bu yön taşınmaz başında dinlenecek yerel bilirkişi ve tanık sözleri ile kuşkuya yer bırakmayacak biçimde saptanmalıdır. Daha sonra belirlenen bu durum gözönünde tutularak hazır bulundurulan kadastro fen memuru veya mühendisi sıfat ve yeteneğini taşıyan uzman bilirkişi veya bilirkişilere kadastro sırasında konan nirengi noktalarından, bunlar yoksa hem paftada hem arazide mevcut sabit noktalardan yararlanılarak takometrik aletlerle kadastral yöntemlere uygun biçimde ölçüm yaptırılmalı; bilirkişilerden uygulamayı yansıtan, infazı sağlamaya yeterli ve özellikle davacı tarafın taşınmazına bir tecavüzün bulunup bulunmadığını, varsa miktarını açıkca gösteren kroki ve rapor alınmalıdır. Hal böyle olunca, mahallinde uzman bilirkişiler aracılığı ile yukarıda değinilen ilkeler doğrultusunda yeniden keşif yapılması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir. Davalının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün (6100 s. HMK."nun geçici 3. maddesi yollamasıyla) 1086 s. HUMK."nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 18.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.