17. Ceza Dairesi Esas No: 2016/16590 Karar No: 2016/12994 Karar Tarihi: 08.12.2016
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/16590 Esas 2016/12994 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir hırsızlık davasında sanık mahkum edilmiştir. Mahkemeye yapılan temyiz başvurusunda zamanaşımı süresi ve kararın niteliği gibi hususlar detaylı bir biçimde incelenmiştir. Temyiz edilen hüküm, sanığın işlediği suçu kabul ettiği ve hükümde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Ancak, hükmün gerekçe ve kararlarında çelişki olması sebebiyle mahkemenin kararı bozulmuştur. Kanun maddeleri olarak ise, suçun işlendiği zaman dilimine göre 5237 sayılı TCK'nın 66/1-d maddesi uyarınca 15 yıl, 765 sayılı TCK'nın 102/3 maddesi uyarınca 10 yıl olduğu, uzamış zamanaşımı sürelerinin ise sırasıyla 22 yıl 6 ay ve 15 yıl olduğu belirtilmiştir.
17. Ceza Dairesi 2016/16590 E. , 2016/12994 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Suçun gece 22.40 ile 02.30 saatleri arasında işlendiğinin anlaşılması karşısında, zamanaşımı süresinin, 5237 sayılı TCK"nın uygulanması halinde 66/1-d maddesi uyarınca 15 yıl, 765 sayılı TCK"nın 102/3 maddesi uyarınca 10 yıl olduğu, uzamış zamanaşımı sürelerinin ise sırasıyla 22 yıl 6 ay ve 15 yıl olduğu, her iki yasanın uygulaması açısından da açılan kamu davasının inceleme tarihi itibariyle, zamanaşımına uğramadığının anlaşılması suretiyle, yapılan incelemede; Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir. Ancak; 1)Hükmün gerekçesinde sanık hakkında açılan kamu davasının 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddeleri uyarınca zamanaşımına uğradığı ve TCK"nın 66 ve CMK 223/8. maddeleri uyarınca düşürülmesine karar verildiğinin belirtilmesine rağmen, kısa kararda sanık hakkında mahkumiyet kararı verilmek suretiyle, gerekçe ile hüküm arasında çelişki yaratılması suretiyle 1412 sayılı CMUK’nun 260. (5271 sayılı CMK’nın 230.) maddesine aykırı davranılması, 2)Sanığın gözcülük yapmak suretiyle suça doğrudan katıldığının anlaşılması karşısında sanık hakkında TCK"nın 65/3. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısı ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 326/son maddesi uyarınca sanığın ceza süresi yönünden kazanılmış hakkının korunmasına, 08.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.