17. Ceza Dairesi Esas No: 2016/10079 Karar No: 2016/13246
Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2016/10079 Esas 2016/13246 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Yankesicilik suçundan ceza alan sanık, daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı almıştı. Ancak sanık deneme süresi içinde yeni bir suç işleyince, eski cezanın yanı sıra adli para cezası alarak cezalandırıldı. Ancak Adalet Bakanlığı, dava dosyasını inceleyip sanığın hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının yanlış olduğunu ve dava zamanaşımının dolması nedeniyle düşürülmesi gerektiğini belirtti. Mahkeme, bu görüşü haklı buldu ve sanık hakkındaki hükmün açıklanmasına karar verilmesinin yanlış olduğuna karar vererek, dava zamanaşımı nedeniyle kamu davasının düşürülmesine karar verdi. Kanunlar: 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 492/6-7-son, 62, 522/1, 55/3, 59/2 ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un 4/1. maddeleri ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/8-son cümlesi ve 309. maddeleri.
17. Ceza Dairesi 2016/10079 E. , 2016/13246 K.
"İçtihat Metni"
Yankesicilik suretiyle hırsızlık suçundan sanık ..."ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 492/6-7-son, 62, 522/1, 55/3, 59/2 ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun"un 4/1. maddeleri gereğince neticeten 2.652,00 yeni Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 23. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul 2. Çocuk Mahkemesi"nin 23/09/2008 tarihli ve 2006/456 Esas, 2008/371 sayılı Kararının itiraz edilmeden kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresi içerisinde yeni bir suç işlemesi nedeniyle yapılan ihbar üzerine, hükmün açıklanması ile 765 sayılı Kanun"un 492/6-7-son, 62, 522/1, 55/3, 59/2 ve 647 sayılı Kanun"un 4/1. maddeleri gereğince neticeten 2.652,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin İstanbul 2. Çocuk Mahkemesinin 04/12/2015 tarihli ve 2015/496 Esas, 2015/691 sayılı Kararına karşı Adalet Bakanlığı"nın 21/06/2016 tarih ve 94660652-105-34-4336-Kyb sayılı Kanun Yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyasının Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"nın 11/07/2016 tarih ve 2016/271983 sayılı ihbarnamesiyle Dairemize gönderilmekle incelendi:
MEZKUR İHBARNAMEDE:
Dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuğun işlediği sabit kabul edilen suçun işlenme tarihi 06/05/2005 tarihi olup bu tarih itibarıyla 15-18 yaş grubu aralığında bulunduğu, hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ise 12/11/2008 tarihinde kesinleştiği, denetim süresi içerisinde 01/06/2010 tarihinde yeniden suç işlediği, 5271 sayılı Kanun"un 231/8-son cümlesi gereğince 12/11/2008 ila 01/06/2010 tarihleri arasında dava zamanaşımı süresinin duracağı, sanığın lehine olan 765 sayılı Kanun"un 102/4 ve 104/2. madde ve bentleri gereğince uzatılmış dava zamanaşımı süresinin 7 yıl 6 ay olduğu dikkate alındığında, kararın verildiği tarih itibarıyla bu sürenin ziyadesiyle geçtiği gözetilmeden sanık hakkındaki kamu davasının, dava zamanaşımının dolması nedeniyle düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, hakkındaki hükmün açıklanmasına karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumunda ihbar olunduğu anlaşılmış olmakla;
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden itiraz üzerine ... Çocuk Mahkemesinden verilen 04/12/2015 tarih, 2015/496 Esas ve 2015/691 Karar sayılı kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 765 sayılı TCK"nın 102/4 ve 104/2. maddeleri gereğince zamanaşımı nedeniyle kamu davasının DÜŞÜRÜLMESİNE, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getilrilmek üzere dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı"na TEVDİİNE, 14.12.2016 günü oybirliği ile karar verildi.