15. Ceza Dairesi 2014/12435 E. , 2017/862 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
HÜKÜM : 5237 sayılı TCK’nın 155/2, 62 ve 51 maddeleri gereğince mahkumiyet
Sanıklar hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan verilen mahkumiyet hükümleri o yer Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıkların, ... Derneği ... şubesinin yönetim kurulu üyeleri oldukları, dernekler iadesi başkanlığı görevlilerince yapılan incelemede dernek adına tahsil edilen bir kısım mal ve paraların dernek için sarf edilmeyerek sanıklar tarafından kullanıldığının tespit edildiği, sanıkların bu şekilde üzerlerine atılı suçu işlediklerinin iddia edildiği olayda, sanıkların bir kısmının dernekle maddi bağının ve harcamalardan haberlerinin olmadığını beyan etmeleri, sanık ..."ın, taşınması nedeniyle dernekle organik bir bağının kalmadığını, istifa etmediği için yönetim kurulu üyesi olarak gözüktüğünü beyan etmesi, hükme esas alınan bilirkişi raporunda, defter ve belgelerin usulüne uygun tutulmaması nedeniyle incelemeye uygun olmadığını, mevcut defter ve belgelerin incelenmesinde kayıt dışı bir takım işler nedeniyle sanıkların dernek gelirlerini kişisel masraflarında kullandıklarına dair kanaat belirtilmesi karşısında, suç ve cezanın şahsiliği ilkesi gereğince, sanıkların dernekteki görevlerinin ve bu görev kapsamında suç teşkil eden eylemlerinin nelerden ibaret olduğu, sanıkların savunmalarına neden itibar edilmediği tartışılmadan, eylemleri nedeniyle derneğe zarar verip vermedikleri, zarar var ise ne miktarda olduğu konusunda uyuşmazlığı çözmeye yeterli, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bilirkişi raporu alınmadan eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de,
a-Sanıklara yüklenen suç tarihinin, 2006 yılı olduğu, 5253 sayılı Dernekler Kanununun 32/f. maddesinin 23/01/2008 tarih ve 5728 sayılı Kanun"un 558. maddesi ile değiştirilmesinden önceki haline göre "her ne suretle olursa olsun kendisine tevdi olunan derneğe ait para veya para hükmündeki evrak, senet veya sair malları kendisinin veya başkasının menfaatine olarak sarf veya istihlâk veya rehneden veya satan, gizleyen, imha, inkâr, tahrif veya tağyir eden yönetim kurulu başkanı ve üyeleri veya denetçiler ile derneğin diğer personeli fiileri daha ağır bir cezayı gerektirmediği takdirde, altı aydan iki yıla kadar hapis ve beşyüzmilyon liraya kadar adli para cezası ile cezalandırılır" hükmünü havi iken 23/01/2008 tarih ve 5728 sayılı Kanun"un 558. maddesi ile değiştirilmesinden sonra, sanığın Türk Ceza Kanunu"nun daha ağır cezayı gerektiren güveni kötüye kullanma suçuna ilişkin hükümlerine göre cezalandırılacağı hükmüne yer verdiği dikkate alınarak, eylemin, suç tarihinde yürürlükte olan 5253 sayılı Dernekler Kanunu"nun 32/f. maddesindeki özel suç tipine uyduğu gözetilerek, maddenin 08/02/2008 tarihinde yayımlanarak yürürlüğe giren 5728 sayılı Kanunun 558. maddesi ile değişiklikten önceki ve sonraki hali arasında 5237 sayılı TCK"nın 7/2. maddesi uyarınca lehe yasa değerlendirmesi yapılarak hasıl olacak sonuca göre sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden, suç tarihinden sonra yürürlüğe giren Kanun hükümleri uyarınca uygulama yapılarak fazla ceza tayini,
b-Hapis cezası alt sınırdan tayin olunduğu halde, ayrıca yasal ve yeterli gerekçe gösterilmeden aynı gerekçeyle adli para cezasına esas alınması gereken tam gün sayısının alt sınırdan uzaklaşılarak tayini suretiyle çelişkiye düşülmesi,
Kanuna aykırı olup, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin olarak BOZULMASINA, 24.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.