18. Ceza Dairesi 2015/10365 E. , 2016/1734 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hakaret
HÜKÜM : Mahkumiyet
KARAR
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- Sanığın, katılan jandarma görevlisine hitaben telefonda “sen ne biçim jandarmasın, üniformanın hakkını ver, şerefsizlik yapma” diyerek hakaret ettikten kısa bir süre sonra bu kez karakol santralini arayarak telefona bakan görevliye “Ahmet’i şikâyet edeceğim, biraz adamlık haysiyet öğrensin” şeklinde sözler söylediğinin kabul edildiği olayda, katılanın gıyabında gerçekleştirilen eylem bakımından TCK’nın 125/1-son cümlesindeki gıyapta hakaret suçunda ihtilat unsurunun oluşmadığı, dolayısıyla unsurları oluşmayan suç nedeniyle TCK’nın 43/1. maddesindeki zincirleme suç hükümlerinin somut olayda uygulanamayacağının gözetilmemesi,
2- Kabule göre de;
Hakaret fiilinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye yönelik olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir.
Öte yandan kendilerine belirli idari yetkiler verilmiş görevlilerin, sözlerine ve eylemlerine getirilen eleştirilere daha fazla hoşgörü göstermeleri gerektiği AİHM içtihatlarında kabul edilmektedir. AİHM, kamu görevlilerine karşı yapılmış hakaret içerikli ifadelerle ilgili bir başvuruda, başvuruya konu sözlerin, kamuoyunun söz konusu görevlinin performansına duyduğu güveni ortadan kaldırmaya yönelik gerçek bir tehlike meydana getirip getirmediğini incelemektedir.
Yargılamaya konu somut olayda; jandarma karakoluna ait santrali arayan sanığın, telefona bakan görevliyle yaptığı konuşmada, katılanın gıyabında söylediği “Ahmet’i şikâyet edeceğim, biraz adamlık haysiyet öğrensin” şeklindeki sözlerinin, katılanın onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, rahatsız edici, kaba ve nezaket dışı hitap tarzı niteliğinde olduğu, dolayısıyla hakaret suçunun unsurları itibari ile oluşmadığının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki isteme aykırı olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03.02.2016 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.