23. Hukuk Dairesi Esas No: 2011/1709 Karar No: 2011/847 Karar Tarihi: 6.10.2011
Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2011/1709 Esas 2011/847 Karar Sayılı İlamı
23. Hukuk Dairesi 2011/1709 E. , 2011/847 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen kur"a çekimi ve genel kurul kararının iptali davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin olarak 11. Hukuk Dairesinden verilen 18.01.2011 gün ve 2009/6951 esas 2011/323 karar sayılı ilamın karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü: -KARAR- Davacı vekili, müvekkilinin dava dışı ..."in kooperatif hissesini devralarak davalı kooperatife ortak olduğunu, yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen davalı kooperatifin müvekkilini 11.05.2002 tarihli genel kurula çağırmadığını, müvekkilinin bu nedenle genel kurula katılamadığını ve kur"a çekemediğini, bu genel kurulda alınan kararların yasa, anasözleşme ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğunu, genel kurula ortak olmayan kişilerin katıldığını ileri sürerek, kur"a çekimi ve yeni ortak alınması ile ilgili genel kurul kararlarının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının ortaklığının tespit edilemediğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davacının kooperatif üyesi olduğunun 06.10.2008 tarihinde kesinleşen mahkeme kararı ile tespit edildiği, iptali istenen genel kurulun ise 11.05.2002 tarihinde yapıldığı, bu tarihte henüz davacının ortak olduğunun ispatlanmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 18.01.2011 tarih, 2009/6951 E. 2011/323 K. sayılı ilamıyla, “dosya içerisinde bulunan Edirne Asliye 2. Hukuk Mahkemesi’nin kesinleşmiş 10.07.2006 tarihli kararından davacının dava konusu edilen genel kurul tarihinde ortak olduğunun anlaşıldığı, davacının aktif husumetinin bulunduğu nazara alınarak hüküm tesisi gerekirken davanın reddine karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir. Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu" nun 440.maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 185,00 TL. para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazineye gelir kaydedilmesine, 06.10. 2011 tarihinde oybirliğiyle kabul edildi.