17. Ceza Dairesi Esas No: 2020/12084 Karar No: 2020/6567
Hırsızlık - Yargıtay 17. Ceza Dairesi 2020/12084 Esas 2020/6567 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Yargıtay 17. Ceza Dairesi, Bakırköy 5. Çocuk Mahkemesi'nin verdiği açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararının hukuki değerden yoksun olduğunu tespit etti. Hüküm açıklanmasına yönelik kararın hala kesinleşmediği için denetim süresinin başlamadığına dikkat çekilerek, incelenmeyen dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verildi. 1412 sayılı CMUK'un 138, 141. maddeleri ve 5271 sayılı CMK'un 149, 150. maddeleri uyarınca, şüpheli veya sanığın soruşturma ve kovuşturmanın her evresinde müdafii talep edebileceği gibi, şüpheli veya sanık on sekiz yaşını doldurmamış ya da sağır, dilsiz veya kendini savunamayacak durumda malul olursa istemi aranmaksızın zorunlu müdafii atanacağı, kendisine müdafii atandığından sanığın haberdar edilmediği durumlarda, müdafiiye yapılan tefhim veya tebliğin kendisine bağlanan hukuki sonuçları doğurmayacağı belirtildi.
17. Ceza Dairesi 2020/12084 E. , 2020/6567 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Çocuk Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Bakırköy 5. Çocuk Mahkemesinin istemi üzerine Baro tarafından suça sürüklenen çocuk ...’a zorunlu müdafii olarak Av. ...’ın atandığı, suça sürüklenen çocuğun hakkında çıkarılan yakalama kararına istinaden Bakırköy 26. Asliye Ceza Mahkemesince alınan savunması sırasında başka bir müdafiin görevlendirildiği, hükmün ise suça sürüklenen çocuğun yokluğunda müdafii Av. ...’a tefhim edildiği, suça sürüklenen çocuğun esas mahkemesi huzurunda duruşmalara katılmadığı ve baro tarafından atanan zorunlu müdafiden haberdâr olmadığı, Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 18.03.2008 tarihli, 2008/9-7 Esas ve 2008/56 Karar sayılı ve 13.05.2008 tarihli 2008/10-101 Esas ve 2008/113 Karar sayılı kararlarında açıklandığı üzere, 1412 sayılı CMUK’nun 138, 141. maddeleri ve 5271 sayılı CMK’un 149, 150. maddeleri uyarınca, şüpheli veya sanığın soruşturma ve kovuşturmanın her evresinde müdafii talep edebileceği gibi, şüpheli veya sanık on sekiz yaşını doldurmamış ya da sağır, dilsiz veya kendini savunamayacak durumda malul olursa istemi aranmaksızın zorunlu müdafii atanacağı, kendisine müdafii atandığından sanığın haberdar edilmediği durumlarda, müdafiiye yapılan tefhim veya tebliğin kendisine bağlanan hukuki sonuçları doğurmayacağı, Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleşebilmesi için müdafiiden haberi olmayan suça sürüklenen çocuğa usulünce tebligat yapılması, usulünce itirazda bulunulmadığı takdirde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın kesinleşebileceğinin anlaşılması karşısında; inceleme konusu dosyada hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararın suça sürüklenen çocuğa hâlen tebliğ edilmemiş olmasından dolayı hâlen kesinleşmediği ve buna bağlı olarak denetim süresinin başlamadığı gözetilmeden hatalı kesinleştirmeye bağlı olarak ihbara konu ikinci suç sebebiyle hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının açıklanamayacağı gözetilmeden Bakırköy (Kapatılan) 5. Çocuk Mahkemesinin 03/11/2015 tarihli, 2015/289 Esas ve 2015/569 Karar sayılı hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kararının açıklanmasına karar verilmesi kararının hukuki değerden yoksun olduğu tespit edilmekle; incelenmeyen dosyanın mahal mahkemesine gönderilmesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına İADESİNE, 29/06/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.