7258 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/15678 Esas 2017/8487 Karar Sayılı İlamı

19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/15678
Karar No: 2017/8487
Karar Tarihi: 23.10.2017

7258 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/15678 Esas 2017/8487 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen ve Ceza Dairesi tarafından incelenen bir kararda, sanık hakkında benzer bir eylem nedeniyle daha önce verilmiş bir hüküm bulunduğu ve bu hükümün incelenerek birleştirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, sanığın tekerrüre esas alınan mahkumiyetindeki bir kanun maddesinin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edildiği ve yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Sanığın hüküm giymesi sonucu hak yoksunluklarına da hükmedildiği ancak Anayasa Mahkemesi tarafından kanun maddesinin bazı hükümlerinin iptal edildiğinden yeniden değerlendirilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Son olarak, suçtan doğrudan zarar görmediği halde bir şirketin katılmasına karar verildiği belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyledir: 7258 Sayılı Kanuna Aykırılık Suçu, TCK'nın 43/1. maddesi, TCK'nın 230/5. maddesi, TCK'nın 51. maddesi, CMK'nın 231. maddesi, ve TCK'nın 53. maddesi.

19. Ceza Dairesi 2015/15678 E. , 2017/8487 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 7258 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet

Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- UYAP ortamında yapılan araştırmada benzer eylem nedeniyle sanık hakkında; Bitlis 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 22.11.2013 tarih ve 2013/405 Esas, 2013/996 Karar sayılı kararı ile verilip aynı gün incelemesi yapılan ve bozulmasına karar verilen Dairemizin 2015/33882 Esasında kayıtlı olan dava dosyasının da mevcut bulunduğunun anlaşılması karşısında; Anılan dosyanın getirtilip incelenerek mümkün olması halinde birleştirilerek, suç ve iddianame tarihleri dikkate alınıp hukuki kesintinin iddianamenin düzenlenmesiyle gerçekleşeceği gözetilmek suretiyle, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında, değişik zamanlarda aynı mağdura karşı aynı suçu birden fazla işleyip işlemediğinin ve hakkında TCK"nın 43/1. maddesinin uygulanması gerekip gerekmediğinin tartışılması zorunluluğu,
2- Sanığın tekerrüre esas alınan mahkumiyetindeki TCK"nın 230/5. maddesinin Anayasa Mahkemesi"nin 27.05.2015 tarih ve 2014/36 E. ve 2015/51 K. sayılı kararı ile iptal edildiği ve suç olmaktan çıkarıldığı anlaşılmakla, sanık hakkında tekerrür hükümleri ile TCK"nın 51. maddesinde düzenlenen erteleme hükümleri ve CMK"nın 231. maddesinde düzenlenen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulanıp uygulanmayacağı hususunun yeniden değerlendirmesi zorunluluğu,
3-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
4-Suçtan doğrudan zarar görmeyen İnteltek İnternet Teknoloji Yatırım ve Danışmanlık A.Ş." nin katılmasına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 23.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.