16. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/4835 Karar No: 2015/2928 Karar Tarihi: 30.03.2015
Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/4835 Esas 2015/2928 Karar Sayılı İlamı
16. Hukuk Dairesi 2015/4835 E. , 2015/2928 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ..... Köyü çalışma alanında blunan 110 ada 4 parsel sayılı 209.66 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ...... Köyü Tüzel Kişiliği adına tespit edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, hibe, tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ... tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece sadece mahalli bilirkişi beyanları dikkate alınarak dava konusu taşınmazın köy boşluğu olduğu ve zilyetlikle iktisabının mümkün olmadığı gerekçesi ile yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de yapılan inceleme ve araştırma hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır. Davacının dayanak yaptığı 15.08.1975 tarih 51 sıra numaralı tapu kaydı mahallinde usulüne uygun bir şekilde uygulanmamış, tapu kaydının revizyon durumu araştırılmamış, komşu parsel kadastro tutanak ve dayanak kayıtları ilgili yerlerden getirtilmemiştir. Bu tür eksik ve yetersiz araştırmaya dayanarak karar verilemez. O halde; mahkemece doğru sonuca ulaşılabilmesi için davacının dayanak yaptığı 15.08.1975 tarih 51 sıra numaralı tapu kaydı iktisap sebeplerini de gösterecek şekilde tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile getirtilerek tapu kaydının nasıl oluştuğu belirlenmeli, revizyon görüp görmediği saptanmalı, bundan sonra mahallinde yerel bilirkişi kurulu, taraf tanıkları ve fen bilirkişinin katılımı ile yeniden keşif yapılmalı, davacı tarafın dayandığı tapu kaydı, yerel bilirkişiler yardımı ve fen bilirkişi aracılığı ile zemine uygulanmalı, hudutları tek tek zeminde gösterilmeli, bilinmeyen sınırlar yönünden taraflara tanık dinletme imkanı tanınmalı, yerel bilirkişilerce gösterilen hudutlar fen bilirkişi krokisinde işaretlenmeli, tapu uygulamasına ilişkin yerel bilirkişi beyanı komşu parsellerin tutanak içerikleri ve malikleri ile denetlenmeli, oluşumuna esas harita, plan veya kroki bulunduğunun saptanması halinde ise 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesinde düzenlenen ilkeler doğrultusunda mahalline uygulanarak yöntemince kapsamı tayin edilmeli, bu şekilde kaydın kapsamı belirlenerek fen bilirkişisine davacı tarafın dayandığı tapu kaydının kapsamını ve sınırlarını ayrıntılı olarak gösterecek şekilde, keşfi izlemeye elverişli ayrıntılı harita düzenlettirilmeli bundan sonra toplanan ve toplanacak olan deliller değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece, açıklanan hususlar göz ardı edilerek yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davacının temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 30.03.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.