Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/15030 Esas 2016/1770 Karar Sayılı İlamı

Mahkemesi :İş Mahkemesi

Dava, Kurum işleminin iptali ile haksız olarak fazla alınan sigorta primlerinin iadesine istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma ilamı sonrası davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerekçelere göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Mahkemece verilen ilk kararda, “Davacı şirketin 13/12/2009 tarihine kadar ... Yolu Üzeri 15. kilometre ... ... adresinde bulunan işyerinde çalışmakta iken 14/12/2009 tarihinden itibaren ... numaralı ... ... Karayolu üzerinde 7. km de ... Köyü ... mevkiindeki adresine taşınması ile önceki işyerinde çalışmakta iken ... ... adresine nakledilen çalışanlardan,...,..., ..., ..., ..., ..., ... isimli sigortalıların 4447 sayılı kanunun geçici 7. maddesinde gerekli koşulları taşıdığının tespitine fazlaya ilişkin talebin reddine, 2-) ..., ... , ..., ..., ..., ..., ... için davalı kurumca fazla alınan sigorta primlerinin iadesine,” dair karar verilmiş, söz konusu kararın davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya Dairemizce bozulmuş, bozma sonrası mahkemece bu sefer davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmıştır.
İlk mahkeme kararında kısmen kabul kararı verilmesi ve bu hükmün sadece davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi sonucu reddedilen kısım yönünden davalı Kurum lehine usulü kazanılmış hak olgusunun oluştuğu dikkate alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedendir.
O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 11.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.