Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/3444 Esas 2020/176 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3444
Karar No: 2020/176
Karar Tarihi: 20.01.2020

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2017/3444 Esas 2020/176 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, tazminat talebiyle davalılar ve vasi aleyhine dava açtı. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar verdi. Temyiz dilekçesi kabul edilerek dosya incelendi. Dosyadan, davalı vasisi tarafından tebligatın iade edildiği ancak kararın cezaevinde davalıya bizzat tebliğ edildiği anlaşıldı. Mahkeme, Türk Medeni Kanunu'nun 407. maddesine göre özgürlüğü bağlayıcı ceza alan her erginin kısıtlanacağını belirtti. Hapis halinin devam etmesi durumunda bir vasi atanması gerektiği belirtildi. Dosya yeniden incelenmek üzere yerel mahkemeye geri çevrildi.
Kanun Maddeleri:
- 2330 sayılı Kanun
- 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 407. ve 471. maddeleri
4. Hukuk Dairesi         2017/3444 E.  ,  2020/176 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ...ve ... aleyhine 26/10/2009 gününde verilen dilekçe ile 2330 sayılı Kanundan kaynaklanan rücuen tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/06/2015 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    Dosya kapsamından davalı ... vasisi ..."na yapılan gerekçeli karar tebliğinin 05/04/2016 havale tarihli belge ile vasi ... tarafından adı geçen davalının vasisi olmadığı gerekçesi ile kendisine yapılan tebligatın mahkemeye iade edilmesi üzerine; mahkemece davalı ..."nun... H Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumunda hükümlü olduğu gerekçeli kararın cezaevinde anılan davalıya bizzat 15/08/2016 tarihinde tebliğ edildiği anlaşılmaktadır.
    4721 sayılı Türk Medeni Kanunu"nun 407. maddesi bir yıl ve daha uzun süreli özgürlüğü bağlayıcı bir cezaya mahkum olan her erginin kısıtlanacağını, cezayı yerine getirmekle görevli makamın, böyle bir hükümlünün cezayı çekmeye başladığını kendisine vasi atanmak üzere hemen yetkili vesayet makamına bildirmekle yükümlü olduğunu düzenlemiş olup, davalı hakkındaki cezanın infazına başlanılması ile yasal kısıtlılık altına gireceğinden, davalı ...’na, Türk Medeni Kanunu’nun 407. maddesi uyarınca bir vasi tayin edilip edilmediği araştırılmalı, Türk Medeni Kanunu"nun 471. maddesindeki "özgürlüğü bağlayıcı cezaya mahkumiyet sebebiyle kısıtlı bulunan kişi üzerindeki vesayet, hapis halinin sona ermesi ile kendiliğinden ortadan kalkar" hükmü uyarınca anılan davalının hapis halinin devam edip etmediği tespit edilmeli, hapis halinin devam ettiğinin belirlenmesi durumunda vasi tayin edilmemiş ise öncelikle bu eksiklik tamamlattırılmalıdır.
    Davalı ..."nun karar tarihi itibariyle hükümlülük sebebiyle vesayet altında olduğu ve bu durumun halen devam ettiği anlaşılmasına göre adı geçen davalıya vasi olarak atanan kişi tespit edildikten sonra gerekçeli karar ve davacı vekilinin temyiz dilekçesinin davalı vasisine usulüne uygun tebliği sağlanarak eksiklik giderildikten sonra iade edilmek üzere dosyanın mahkemesine geri çevrilmesi gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan şekilde işlem yapılıp, eksiklikler tamamlandıktan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere Yargıtay’a yeniden gönderilmesi için, dosyanın yerel mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE 20/01/2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.







    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.