Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/4826 Esas 2018/7989 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/4826
Karar No: 2018/7989
Karar Tarihi: 14.11.2018

Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/4826 Esas 2018/7989 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2016/4826 E.  ,  2018/7989 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma
    HÜKÜM : Beraat

    Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Sanığın suç tarihinde Konya Barosuna kayıtlı avukat olarak görev yaptığı, Konya 1. Noterliğince düzenlenen 04/04/2005 tarihli ve 07044 yevmiye sayılı vekaletname uyarınca katılanın vekilliğini üstlendiği, alacaklı-şikayetçi sıfatıyla borçlu ... hakkında takip ettiği Konya 2. İcra Müdürlüğünün 2009/12378, 2009/12109 ve 2009/12377 sayılı icra dosyaları kapsamında, senet borçlusunun bir kısım eşya ve aracı üzerine haciz işlemi uygulattıktan sonra, borçlu ile haricen anlaşarak takibe konu senetlerin bedelini tahsil ettiği ve bu nedenle muhafaza altına alınmış olan borçluya ait plakalı aracın yediemin sıfatıyla borçluya teslimi için 13/07/2010 tarihli yazı ile muvafakat gösterdiği halde, tüm bu işlemlerden katılanı bilgilendirmediği gibi tahsil ettiği 8.000 TL alacağı da müvekkili katılana ödemeyip uhdesinde tuttuğunun iddia edildiği olayda; katılan ile sanık avukat arasında bir avukatlık sözleşmesi düzenlenmediği, her iki tarafında kabul ettiği ancak miktar konusunda bir anlaşmazlık olan masrafların alındığına ilişkinde yazılı bir belge düzenlenmediği, sanığın savunmasına göre icra takip dosyalarında yapılan tahsilatın katılana verildiği konusunda da yazılı bir belge bulunmadığı, Katılanın avukatı olan sanık tarafından kendisine tahsil edilen paraları ödemediğinden bahisle şikayetçi olmasının tahsilat işlemlerinin yapıldığı tarih olan temmuz 2010 tarihinden yaklaşık 2 yıl sonrasına denk geldiği, 2011 yılı Nisan ayında da Konya 3. Noterliğinin 11/04/2011 tarih ve 7793 yevmiye sayılı azilname ile de sanığı azlettiği, sanık ile katılan arasında başından beri yazılı belge esasına göre hareket edilmeyip avukatlık sözleşmesi düzenlenmemesi sanık avukatın aldığı masraflar için katılana belge vermemesi ve katılanın da bunu talep etmemesi dikkate alındığında sanık avukatın tahsil ettiği paraları katılana ödemesi durumunda da belge düzenlenmemiş olmasının hayatın olağan akışına ve tarafların arasındaki oluşan zımni anlaşmaya uygun olduğunun kabulü gerektiği, uzunca bir süre sonra şikayetçi olan katılan beyanı karşısında avukat olan sanığın savunmaları birbiriyle mukayese edildiğinde sanık lehine oluşan bir şüphenin varlığının mutlak olduğu ve sanığın atılı suçu işlediğine dair mahkumiyetine yeterli kesin ve inandırıcı delil elde edilemediği gerekçelerine dayanan mahkemenin beraat yönünde kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; katılan vekilinin suçun sübut bulduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA, 14/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.