13. Ceza Dairesi Esas No: 2016/17940 Karar No: 2016/14624 Karar Tarihi: 01.11.2016
Hırsızlık - konut dokunulmazlığının ihlali - mala zarar verme - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2016/17940 Esas 2016/14624 Karar Sayılı İlamı
13. Ceza Dairesi 2016/17940 E. , 2016/14624 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Sanıkların tekerrüre esas olduğu belirtilen... Asliye Ceza Mahkemesi"nin 13.02.2015 tarih, 2014/172 Esas ve 2015/112 Karar sayılı ilamında hükümlülüklerinin birden fazla suçtan verilen cezalardan oluşması karşısında, en ağır cezayı içeren hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmemiş ise de; 5275 sayılı Kanunun 108/2. maddesinde, “Tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktar, tekerrüre esas alınacak cezanın en ağırından fazla olamaz” hükmü uyarınca tekerrüre esas alınacak miktarın infaz aşamasında belirlenebilecek olması nedeniyle bozma nedeni yapılmamıştır. Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hakimin takdirine göre; suçların sanıklar tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir. Ancak; Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... ile sanık ... müdafiinin temyiz istemleri bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasının TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerinden “b” bendinin çıkarılması suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01.11.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.