19. Ceza Dairesi 2015/30349 E. , 2018/2534 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi
SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanıklar hakkında İİK’nın 337/a maddesine yönelik olarak kurulan hükümlere yönelik incelemede,
Dosya kapsamında yer alan vergi dairesi yoklama fişinde sanık ... şirket ortağı, sanık ... ise şirket müdürü olarak belirtilmiş olup mahkemece borçlu ticaret şirketinin yetkilisi ya da yetkilileri şüpheye yer vermeyecek şekilde kesin olarak tespit edilip sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdiri gerekirken yazılı şekilde mahkumiyet kararları verilmesi,
Kabule göre de,
02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin aynı Kanun"un 337/a maddesinde düzenlenen suç yönünden uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, suçun işlenmesinden sonra fail ile mağdur arasındaki çekişmeyi bir uzlaştırmacının girişimiyle kısa zamanda tarafların özgür iradeleriyle ve adli merciler daha fazla meşgul edilmeden sonuçlandırmayı amaçlayan uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması ve İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin yerine geçip anılan maddenin uygulanmasını ortadan kaldırmaması karşısında, sanıklar hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK"nın 253, 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu,
2-Sanıklar hakkında İİK’nın 345/A maddesine yönelik olarak kurulan hükümlere yönelik incelemede,
İİK’nın 345/A maddesindeki suçun oluşabilmesi için, aynı Kanun"un 179. ve 6102 sayılı TTK’nın 376. maddesinde öngörülen koşullarda şirketin aktif ve pasif durumunun belirlenmesini müteakip, şirketin iflasının istenmesi şartlarının bulunup bulunmadığının tespit edilmesi gerektiği cihetle,öncelikle dosya kapsamında yer alan vergi dairesi yoklama fişinde sanık ... şirket ortağı ,sanık ... ise şirket müdürü olarak belirtilmiş olup mahkemece borçlu ticaret şirketinin yetkilisi ya da yetkilileri şüpheye yer vermeyecek şekilde kesin olarak tespit edilip, borçlu şirketin bağlı bulunduğu Vergi Dairesi Müdürlüğünden borçlu şirketin muhasebecisi öğrenilerek bu yerden, bunun mümkün olmadığı takdirde zabıta marifetiyle yaptırılacak araştırma suretiyle şirkete ait ticari defterlerin ve kayıtların temini yoluna gidildikten sonra, borçlu şirket hakkındaki kesinleşmiş tüm icra takip dosyaları da tespit edilerek, bu takip dosyalarındaki alacak miktarları da şirketin pasifine eklendikten sonra ticari defterler, kayıtlar ve banka hesapları üzerinde karşılaştırmalı olarak bilirkişi incelemesi yaptırılmasını müteakip,şikayet tarihi itibariyle şirketin iflasının istenmesi şartlarının oluşup oluşmadığı saptanıp, sonucuna göre sanıkların hukuki durumunun takdiri gerekirken bilirkişi raporu alınmadan eksik kovuşturmayla yazılı şekilde mahkumiyet kararları verilmesi,
Kabule göre de,
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 75. maddesinin birinci fıkrası uyarınca uzlaşma kapsamındaki suçlar hariç olmak üzere, yalnız adli para cezasını gerektiren veya kanun maddesinde öngörülen hapis cezasının yukarı sınırı altı ayı aşmayan suçlar ön ödemeye tabi olup, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu"nun 345/A maddesinde öngörülen suçun cezasının üst sınırı üç ay hapis cezası olduğundan ve suç tarihi itibariyle uzlaşma kapsamında bulunmadığı gözetilerek, sanık hakkında önödeme ihtaratında bulunulup sonucuna göre durumun tayini gerekirken anılan ihtarat yapılmadan yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanıkların temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 08.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.