19. Ceza Dairesi 2016/1845 E. , 2018/2591 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Fikri ve Sınaî Haklar Ceza Mahkemesi
SUÇ : 5846 Sayılı Kanuna Aykırılık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Gerekçeli karar başlığında suç tarihinin ""31.05.2013-24.07.2013"" yerine "31.05.2013- 20.07.2013"" olarak yazılması mahallinde düzeltilmesi mümkün maddi hata olarak görülmüş ve suç tarihi 31.05.2013 olan dosyada, 17.07.2013 tarihinde iddianamenin düzenlemesi ile hukuki kesintinin gerçekleşmesi karşısında, sanık hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması yerine, TCK "nın 43. maddesi uyarınca uygulama yapılması, karşı temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun"da öngörülen suç tipine uyduğu,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
2-Katılan ... ve SİNEBİR Meslek Birlikleri kendilerini vekille temsil ettirdikleri halde, lehlerine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, infazda karışıklığa neden olacak şekilde tek bir vakelet ücretine hükmedilmesi,
Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 322. maddesi uyarınca, hükümden TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılıp, yerine ""24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı iptal kararı da gözetilerek, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak, TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına," ibaresinin yazılması ve vekalet ücretine ilişkin hüküm fıkrasındaki “katılanlara” ibaresinden sonra gelmek üzere “ayrı ayrı” ibaresinin eklenmesi suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükmün tebliğnameye kısmen uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 12.03.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.