Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2019/11303 Esas 2020/5787 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/11303
Karar No: 2020/5787
Karar Tarihi: 29.06.2020

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2019/11303 Esas 2020/5787 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2019/11303 E.  ,  2020/5787 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi



    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Alacaklı tarafından bonoya dayalı olarak başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takipte, muteriz borçlunun icra mahkemesine başvurusunda imzaya ve borca itiraz ettiği, ilk derece mahkemesince itirazın reddi ile şartları oluşmadığından icra inkar tazminatı hükmedilmesine yer olmadığına karar verildiği, taraflarca istinaf yoluna başvurulması üzerine Bölge Adliye Mahkemesince, yargılama sırasında takip durdurulmadığından, alacaklının lehine tazminata hükmedilmesi gerektiği yönündeki istinaf başvurusunun reddine, borçlunun istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, itirazın kısmen kabulüne; borca itirazın kabulü ile takibin 420.000,00 TL"nin asıl alacak ve ferileri yönünden durdurulmasına, İİK 169/a-6. maddesi gereğince borçlunun itirazı esasa ilişkin nedenlerle kabul edildiğinden ve alacaklının kötü niyeti sabit olduğundan 420.000,00 TL"nin %20"si oranındaki tazminatın alacaklıdan alınarak borçluya verilmesine, borçlunun imzaya itirazının reddine karar verildiği görülmüştür.
    İİK"nun 170/3. maddesi uyarınca, imza itirazı reddedilen borçlunun tazminatla sorumlu tutulabilmesi ve aleyhine para cezasına hükmedilebilmesi için, icra mahkemesince yapılacak imza incelemesi sonucu imzanın borçluya ait olduğunun anlaşılması ve takibin ikinci fıkraya göre geçici olarak durdurulmuş olması gerekir.
    Somut olayda, borçlunun imzaya itirazı üzerine mahkemece bilirkişi raporu alındığı, 28.02.2016 ve 09.05.2017 tarihli raporlarda imzanın borçlunun eli ürünü olduğunun tespit edildiği, mahkemece 15.06.2015 tarihinde takibin geçici olarak durdurulmasına karar verildiği ve icra müdürlüğüne gönderildiği, icra müdürlüğü tarafından da tedbirin uygulandığı görülmüştür.
    O halde, Bölge Adliye Mahkemesince, yapılan imza incelemesi sonucunda imzanın borçluya ait olduğu anlaşıldığından ve takip durdurulduğundan İİK’nun 170. maddesi gereğince 2.500,00 TL üzerinden alacaklı lehine tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
    SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile, ... Bölge Adliye Mahkemesi 20. Hukuk Dairesi’nin 10.07.2019 tarihli 2018/1994 E. - 2019/1398 K. sayılı kararının yukarıda yazılı nedenlerle, 5311 sayılı Kanun ile değişik İİK"nun 364/2. maddesi göndermesiyle uygulanması gereken 6100 sayılı HMK"nun 373/2. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine, dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 29/06/2020 gününde oy birliği ile karar verildi.

    İHÖ/GNU

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.