11. Hukuk Dairesi 2014/2258 E. , 2014/20302 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 29/03/2012 gün ve 2007/193-2012/99 sayılı kararı onayan Daire’nin 04/11/2013 gün ve 2013/1415-2013/19601 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirketin ortağı olduğunu, pay durumunun sorulması amacı ile çekilen ihtara verilen cevapta ortak olmadığının bildirildiğini, yapılan tespitte şirket kayıtlarında hisselerin başka şahıslara devredildiğinin belirlendiğini, hisse devir belgelerinde müvekkilinin imzalarının bulunmadığını, devrin de sözkonusu olmadığını belirterek, şirket payından doğan 21.286 Euro alacağın 23.08.2001 tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının rızası ile hisselerini devrettiğini, Yönetim Kurulu Üyelerinin sorumluluğunun kusur sorumluluğu olduğunu, birleşen davanın T.T.K’nun 340. maddesi yollaması ile 309/4. maddesi uyarınca zamanaşımına uğradığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda, birleşik davanın TTK"nun 309. maddesinde öngörülen iki yıllık süre içerisinde açılmadığı gerekçesiyle birleşik davanın zamanaşımı nedeni ile reddine, dava devam ederken davalı şirketin davacıyı yeniden davalı şirketin ortağı yaparak 7070 no’lu ortak olarak pay defterinin 7160 no’lu sayfasına kaydettiği, davacının nominal değeri 5 TL olan 200 adet hissesinin bulunduğu, bu hisseler davacı adına kayıtlı olduğundan davacının bunları fiziken elden teslim alma olanağı bulunmadığı, davacının devir işlemlerinden önce davalı şirkette 200 hissesi bulunduğu ve davacının aynı hisselerle davalı şirketin ortağı yapıldığı, bu nedenle davanın davanın konusunun kalmadığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığına, davalı şirketin davanın açılmasına sebebiyet vermesi nedeniyle masraf ve ücreti vekalet ile sorumlu tutulmasına dair verilen kararın taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine karar Dairemizin 04.11.2013 günlü ilamıyla onanmıştır.
Davacı vekili bu kez karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK’nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı vekilinin karar düzeltme isteğinin HUMK’nın 442. maddesi gereğince REDDİNE, alınması gereken 52,40 TL karar düzeltme harcı peşin ödenmiş olduğundan yeniden alınmasına yer olmadığına, 3506 sayılı Yasa ile değiştirilen HUMK"nın 442/3. maddesi hükmü uyarınca, takdiren 228,00 TL para cezasının karar düzeltilmesini isteyenden alınarak Hazine’ye gelir kaydedilmesine, 23/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.