Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/9039 Esas 2019/3800 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/9039
Karar No: 2019/3800
Karar Tarihi: 08.04.2019

Yargıtay 8. Hukuk Dairesi 2017/9039 Esas 2019/3800 Karar Sayılı İlamı

8. Hukuk Dairesi         2017/9039 E.  ,  2019/3800 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Bor Asliye (Aile) Hukuk Mahkemesi
    DAVALILAR : 1. ...
    : 2.
    DAVA TÜRÜ : Soybağının Reddi

    Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.


    KARAR

    Davacı vekili dava dilekçesinde, ... ile Mücevher Gük arasındaki soybağının kaldırılmasını istemiş, Mahkemece davanın kabulüne dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1. Soybağının reddi davası, şahsa sıkı sıkıya bağlı bir hakkın kullanımı niteliğindedir. Davanın vekil eliyle açıldığı hallerde, vekile bu konuda özel yetki verilmiş olması gerektiğinden (HMK mad. 74), davacı adına soybağının reddi başvurusunda bulunan Av. ..."e soybağının reddi davası yönünden özel yetki içeren vekaletneme vermesi için uygun süre verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    2. Dava, baba tarafından Türk Medeni Kanunu"nun 286. maddesi uyarınca açılan soybağının reddine ilişkin olup somut olayda, davanın küçüğe kayyım tayin ettirilmeden karara bağlandığı anlaşılmıştır. Türk Medeni Kanunu"nun 426/2. maddesi gereğince bir işte yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün veya kısıtlının menfaati çatışıyorsa ilgilinin isteği veya re"sen küçüğe veya kısıtlıya vesayet makamınca kayyım atanır. Yasal temsilcinin menfaati ile küçüğün menfaati dava nedeniyle çatıştığına göre; çocuğu davada temsil etmek, hak ve menfaatlerini korumak üzere kayyım tayin edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,
    3. Kamu düzeni ile yakından ilgili olan soybağının reddi davalarında, Türk Medeni Kanunu"nun 284. maddesinde belirtilen koşullar saklı kalmak kaydıyla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu uygulanır. Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 292/1. maddesinde, uyuşmazlığın çözümü bakımından zorunlu ve bilimsel verilere uygun olmak ve ayrıca sağlık yönünden bir tehlike oluşturmamak şartıyla, herkesin soybağının tespiti amacıyla vücudundan kan veya doku alınmasına katlanmak zorunda olduğu, haklı bir sebep olmaksızın bu zorunluluğa uyulmaması halinde hâkimin incelemenin zor kullanılarak yapılmasına karar vereceği hükmü bağlandığından, mahkemece sözkonusu hüküm çerçevesinde soybağının reddi iddiası ile ilgili olarak DNA testi yaptırılıp, alınacak rapor da gözetilerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile davanın kabulü,
    4. HMK"nin 326. maddesinde, kanunda yazılı haller dışında yargılama giderlerinin aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verileceği, 323. maddesinde ise, harç, vekalet ücreti ve sayılan diğer giderler yargılama giderlerinden olduğu hükme bağlanmıştır.
    Somut olayda, davanın adli yardım talepli olarak açılmasına, mahkemece adli yardım talebinin ve davanın kabul edilmesine karşın, hüküm fıkrasında yargılama giderinin davacı üzerine bırakılmış olması,
    Doğru görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK"un 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 08.04.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.



    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.