21. Hukuk Dairesi Esas No: 2018/4966 Karar No: 2019/930 Karar Tarihi: 14.02.2019
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2018/4966 Esas 2019/930 Karar Sayılı İlamı
21. Hukuk Dairesi 2018/4966 E. , 2019/930 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA Davacı, almış olduğu yetim aylıklarından dolayı Kuruma borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir.Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde görev yönünden davanın reddine karar vermiştir.Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi. K A R A R Dava, Kurum tarafından muvazaalı boşanma nedeniyle borç çıkarılan işlemin iptali ile Kuruma borçlu olmadığının tespiti talep etmiştir. Mahkemece, yargı yerinin caiz olmaması nedeniyle davanın görev yönünden reddine karar verilmiştir.Uyuşmazlık, görevli yargı yolunun belirlenmesi noktasında toplanmaktadır. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girmiş olup Yasa"nın 101. maddesine göre bu Kanunda aksine hüküm bulunmayan hallerde, bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür. Davanın, yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 56"ncı maddesinin ikinci fıkrasıdır. Fıkrada “Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96"ncı madde hükümlerine göre geri alınır.” düzenlemesine yer verilmiştir. Anılan madde 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girmiştir. 01.10.2008 tarihinden önce yürürlükte bulunan ve sosyal güvenlik mevzuatının temelini teşkil eden, 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu; 1479 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu; 2925 sayılı Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu; 2926 sayılı Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanunu ile 5434 sayılı T.C. Emekli Sandığı Kanunu’nda yer almayan dava konusu düzenleme ilk kez 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda yer almıştır.Dosya içindeki kayıt ve belgelerden; Kurumun davacıya babasından dolayı 2002-2012 tarihleri arasında yetim aylığı bağladığı, daha sonra davacının muvazalı boşandığı gerekçesiyle 01.10.2008-2012 tarihleri arasındaki öedediklerini borç çıkararak istediği, Kurumun davacının babasının 4/1-c kapsamında sigortalı olduğu iddia edildiği anlaşılmıştır Somut uyuşmazlıkta, Kurum tarafından muvazaalı boşanmadan dolayı davacıya, emekli sanığı iştirakçisi olan babasından dolayı bağladığı yetim aylığını iptal ederek 01.10.2008-2012 tarihleri arasında ödediklerini istediği, uyuşmazlığın 5510 sayılı yasanın yürürlüğe girdiği tarihten sonra 5510 sayılı yasanın uygulanmasından doğduğu, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasa"nın 101. maddesine göre bu Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıklar iş mahkemelerinde görülür hükmü gereği dava konusu uyuşmazlıkta İş Mahkemeleri görevli olup işin esasına girerek karar vermesi gerekirken,yargı yerinin caiz olmaması nedeniyle davanın usulden reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir. O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 14.02.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.