23. Hukuk Dairesi 2013/5640 E. , 2013/7741 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av.... ile davalı vekili Av...."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortağı iken 18.02.2008 tarihinde istifa ettiğini, 2008 yılına ait bilançonun davalının 05.04.2009 tarihli genel kurulunda onaylandığını, davacının istifasından hemen sonra ve bilanço görüşülmediği 11.05.2008 tarihli genel kurulda alınan 3 yıl erteleme kararının usulsüz olduğunu ve istifa eden ortaklar yerine yeni ortakların alındığını ileri sürerek, ıslah dilekçesiyle birlikte toplam 93.200,00 TL"nin temerrüt faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, ayrılan ortaklara yapılacak ödemelerin 3 yıl süre ile ertelenmesine dair kararın hukuka uygun olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen karar, davalı vekilinin temyiz istemi üzerine, Yargıtay 11. Hukuk Dairesinin 01.04.2011 tarih, 2010/14392 esas, 2011/3715 karar sayılı ilamıyla, “…davalı kooperatiften 18.02.2008 tarihinde 48 ortağın istifa ettiği ve bunun üzerine kooperatif genel kurulunca 11.05.2008 tarihinde erteleme yönünde karar alındığı, Daireye intikal eden benzer ... 8. Asliye Ticaret Mahkemesinin 2009/386 esas, 2009/683 karar sayılı dava dosyasında alınan bilirkişi raporunda bilançonun kabul tarihi olan 05.04.2009 tarihi itibarıyla ayrılan ortaklara ödeme yapılması halinde kooperatifin hayatiyetinin tehlikeye düşeceğinin belirtildiği, eldeki davada alınan 08.12.2009 tarihli bilirkişi raporunda ise bu durumun kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürmeyeceğinin belirtildiği, bu durumda açıklanan çelişkiyi giderecek yeni bir bilirkişi raporu alınmak suretiyle hasıl olacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerektiğinden ...” bahisle bozulmuş; mahalli mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonucunda, 3 yıl erteleme kararının yerinde olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, 990,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.12.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.