20. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/2722 Karar No: 2015/1799 Karar Tarihi: 19.03.2015
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/2722 Esas 2015/1799 Karar Sayılı İlamı
20. Hukuk Dairesi 2015/2722 E. , 2015/1799 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Davacı, dava dilekçesinde sınırlarını bildirdiği; ...... Beldesi, ......... Mahallesi, ...... Mevkiinde bulunan taşınmazın, tapuda kayıtlı olmadığını ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği yoluyla taşınmaz edinme koşullarının yararına oluştuğunu iddia ederek, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmüne göre adına tapuya tescilini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulü ile 2033,46 m2 yüzölçümündeki taşınmazın davacı adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı .........nin temyiz istemi üzerine Dairemizin 16.10.2012 tarih ve 2012/9011 - 2012/11602 sayılı ilamı ile bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle; "dava konusu taşınmazın keşif sırasında çekilen fotoğraflarının incelenmesinde, taşınmazın üzerinde köklü kayalıklar ve maki türleri bulunduğu, toprağın kayalıklar arasında cepler halinde yer aldığı, taşınmazın üzerinde belirgin bir imar ve ihya çalışmasının yapılmadığı ve doğal hali ile bulunduğu, içindeki taşlık ve kayalık alanların temizlenmediği, genel görünüm itibarıyla taşlık ve kayalık olup zilyetlikle kazanılamayacak yerlerden olduğu; bu tür yerlerde, 3402 sayılı Kanunun 17. maddesi anlamında imar ve ihyanın tamamlandığından ve zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiğinden söz edilemeyeceği, taşınmazın MK"nın 715/2 ve 3402 sayılı Kanunun 16/C maddeleri gereğince Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu açıklanarak, davanın reddine karar verilmesi gereğine" değinilmiştir. Mahkemece bozma ilâmına uyularak yapılan yargılama sonunda; davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, tapusuz olan taşınmazın, Medenî Kanunun 713. maddesi hükmü uyarınca davacı adına tapuya tescili istemine ilişkindir. Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde dava tarihinden önce 27.11.1975 tarihinde yapılıp kesinleşen orman kadastrosu ile daha sonra itiraz nedeniyle kesinleşmemiş yerlerde 6831 sayılı Kanun gereğince 04.03.1981 tarihinde ilân edilerek kesinleşen orman kadastrosu bulunmaktadır. 766 sayılı Kanun gereğince 1976 yılında yapılan genel arazi kadastrosunda çekişmeli taşınmazın içinde bulunduğu 160 parsel sayılı taşınmaz tapulama mahkemesi hükmü ile tespit dışı bırakılmıştır. Dosya kapsamına ve mahkemece uyulan bozma ilamı gereğince hüküm kurulmuş olduğuna göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, usûl ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine, 19/03/2015 gününde oy birliği ile karar verildi.