19. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/19003 Karar No: 2014/15643 Karar Tarihi: 28.10.2014
Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2013/19003 Esas 2014/15643 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı şirket, alacaklarını tahsil etmek için başlattığı icra takibinin davalı şirketin itirazı sonucu durduğunu, itirazın iptaline karar verilmesini talep etti. Davalı şirket, borçların davacının kendisiyle organik bağı olan dava dışı bir şirketin borçlarından mahsup edildiğini iddia etti. Mahkeme, uyuşmazlığın borcun nakli için yapılan sözleşmenin geçerli olup olmaması noktasında toplandığına karar verdi ve davacının yetkisiz temsilcinin yaptığı işlemlerin benimsendiğini belirterek davanın reddine karar verdi. Karar, davacının temyiz itirazları reddedilerek onandı. Kararda, kanun maddelerine atıf yapılmadı.
19. Hukuk Dairesi 2013/19003 E. , 2014/15643 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vek.Av.... ile davalı vek.Av...."ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili şirketin ... Dağıtım ...nden 24.04.2007 tarihli “tedarik protokolü” başlıklı sözleşme gereğince alacaklı olduğunu, alacağın tahsili için başlattıkları icra takibinin adı geçen şirketin itirazı sonucu durduğunu, ... Dağıtım ...nin davalı şirket bünyesinde birleştiğini, bu nedenle davalı şirket aleyhine dava açtıklarını belirterek itirazın iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, ... Dağıtım ...nin tüm aktif ve pasifleriyle müvekkili şirketle birleştiğini, davacının kendisiyle organik ve yönetimsel bağı bulunan dava dışı ... Mağazacılık ...nin müvekkiline olan borçlarının davacının kendisinin müvekkilinden olan alacaklarından mahsup yoluyla ödenmesini talep ettiğini, davacının bu konudaki yazılı talimatlarının müvekkilince yerine getirildiğini, bu işlemlerin 2007 yılında yapılmış olup, aradan 2 yıl geçtiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, taraflar arasındaki uyuşmazlığın borcun nakli için yapılan sözleşmenin geçerli olup olmadığı noktasında toplandığı, davalı tarafça delil olarak dayanılan “... İletişim alacak dekontu”başlıklı belgelerdeki imzaların davacı şirketin B grubu imza yetkililerinden ...’na ait olduğu, bu kişinin tek başına davacı şirketi temsil yetkisi olmadığı, ancak borcun nakli şeklindeki bu ödemelerin davacının ticari defterlerine de işlendiği, davacının kendi ticari defterlerine göre dahi takip tarihi itibariyle davalı şirkete toplamda 2.449.188 TL.borcu bulunduğu, dolayısıyla yetkisiz temsilcinin yaptığı işlemlerin davacı tarafça da benimsendiği gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalı yararına takdir edilen 1.100 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya ödenmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 28.10.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.