4. Hukuk Dairesi Esas No: 2013/6299 Karar No: 2013/8974 Karar Tarihi: 16.05.2013
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2013/6299 Esas 2013/8974 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Dava, evli olduğunu bildiği halde duygusal ve cinsel ilişki yaşayan davaya karşı manevi tazminat istenmesine dayanıyor. Mahkeme, davayı kısmen kabul etmiş fakat Yargıtay'ın incelenmesi sonucu temyiz dilekçesinin kabul edildiği ve hükmün onandığı belirtilmiştir. Karşı oy yazısında ise, evlilik yükümlülükleri olan sadakatin ihlali durumunda sadece eşe manevi tazminat istenebileceği ve 3. kişiye yönelmenin hukuka aykırı olduğu belirtilerek çoğunluk görüşüne katılmadığı ifade edilmiştir. Mahkeme kararında, Medeni Kanun'un 185/111, 174/2 ve 2. maddeleri yer almıştır. MK 185/111, evlilik yükümlülükleri arasında yer alan sadakatin ihlal edilmesini düzenlerken MK 174/2, zina nedeniyle boşanma davalarında manevi tazminat istenmesine ilişkin hükmü içermektedir. Son olarak MK 2 ise, herkesin haklarını kullanırken iyiniyet kurallarına uymak zorunda olduğunu belirtmektedir.
4. Hukuk Dairesi 2013/6299 E. , 2013/8974 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 02/12/2010 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 18/09/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre yerinde bulunmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA ve aşağıda yazılı onama harcının temyiz edene yükletilmesine 16/05/2013 gününde oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY YAZISI
Dava, evli olduğunu bildiği halde onunla duygusal ve cinsel ilişkiye girmek suretiyle kişilik haklarına saldırı iddiasına dayalı manevi tazminat davasıdır. Eşler evlenmekle birbirlerine karşı cinsel anlamda sadakat yükümlülüğü altına girerler. (MK.185/111) Bu yükümlülüğün ihlali halinde diğer eş TMK 161 maddesine dayalı olarak zina nedenine dayalı boşanma davası açar ve bu davada MK 174/2 maddesinde düzenlenen manevi tazminat isteminde bulunabilir. Böyle bir boşanma davası açmayan eş, sadakat yükümlülüğüne uymayan eşi affetmiş demektir. Affeden eş manevi tazminat isteminde bulunamaz. Diğer yandan boşanma davası açmış ancak hangi sebeple olursa olsun eşinden bu nedenle manevi tazminat istemeyen eşin durumuda aynıdır. Davalı ile ilişkide olan 3. kişinin durumuna gelince; manevi tazminatın "tekliği ve bölünmezliği" ilkesi gereğince bu zararını "sadakat" yükümlülüğü olan eşinden istemeyen, istemeyi ihmal eden davacı elbetteki 3. kişiye yönelemez. Diğer yandan MK 2 maddesi gereğince "herkes haklarını kullanırken iyiniyet kurallarına uymak zorundadır." davacının kendisine sadakat yükümlülüğü olan eşi yerine 3. kişiye yönelmesini hukuk düzeni koruyamaz. 3. kişinin bu eylemden dolayı davalı eş ile müteselsil sorumluluğu da kabul edilemez. Zira; sadakat yükümlülüğü sadece eşe aittir. Tüm bu nedenlerle çoğunluk görüşüne katılmıyorum. 16/05/2013