19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/20168 Karar No: 2021/60 Karar Tarihi: 18.01.2021
5607 sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/20168 Esas 2021/60 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Yerel Mahkeme tarafından verilen mahkumiyet hükmü ve nakilde kullanılan aracın iadesine karar verildiği ancak iade kararının bozma kararıyla birlikte ortadan kalkacağı belirtilen bir ceza davasına ilişkin olarak, ceza ve müsadere bakımından ayrı başlıklarda incelenmek üzere temyize konu edilmiştir. Temyiz talebinin reddi nedenlerinin olmaması nedeniyle işin esasına geçilmiştir. Nakil aracının iadesine yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddedilmiştir. Mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ise, 7242 sayılı Kanun'un 62. maddesi ile değiştirilen 5607 sayılı Kanun'un 5. maddesi uyarınca kovuşturma aşamasında \"etkin pişmanlık\" hükümlerinin uygulamasının olanaklı hale geldiği belirtilmiştir. Bu nedenle, sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi gerektiği vurgulanmıştır. Ayrıca, suç tarihi itibarıyla suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu'nun vekalet ücretine hükmedilmesi, adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında TCK'nin 52/2. maddesi yerine 50/1. maddesinin gösterilmesi gerektiği ifade edilmiştir. Kararda yer alan kanun maddeleri ise şöyle belirtilmiştir: 5607 sayılı Kanun'un 13. maddesi, 5237 sayılı Kanun'un 54. maddesi, 7242 sayılı Kanun'un 62. maddesi, 5607 sayılı Kanun'un 5. maddesi, TCK'nin 52/2. maddesi ve 50/1. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2019/20168 E. , 2021/60 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5607 sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yerel Mahkemece kurulan mahkumiyet hükmüyle birlikte, 5607 sayılı Kanun"un 13. maddesi ve 5237 sayılı Kanun"un 54. maddesindeki şartların gerçekleşmemesi sebebiyle, nakilde kullanılan aracın iadesine de karar verildiği, iade kararının, araç hakkında açılmış müsadare davasının konusu olması bakımından, bozma kararıyla birlikte aracın iadesi hükmünün de ortadan kalkacağı, bu durumda yeniden yapılacak yargılama sonucunda tekrar iade kararı verilmesi halinde, kanun yollarının tüketilmesi de dahil, bu kararın kesinleşmesinin uzun bir süre geçtikten sonra mümkün olacağı, kanun yolu denetiminde aracın iadesi kararının hukuka uygun bulunması halinde, bu süre zarfında şahsın, aracı üzerindeki hukuki tasarruf hakkından mahrum kalacağı, aksi durumun ise AÎHS ek 1 protokolün 1. maddesi ve Anayasa"nm 35. maddesiyle güvence altına alman mülkiyet hakkına haksız müdahale oluşturacağı, Yargıtayca bu aşamada yapılacak denetimin söz konusu sakıncaları ortadan kaldıracağı gibi, yargılamanın makul sürede bitirilmesi ilkesinin yerine getirilmesi bakımından da gerekli olduğu değerlendirilerek, temyize konu mahkeme hükmü ceza ve müsadere bakımından ayrı başlıklarda İncelenmekle; I- ) Nakil aracının iadesi kararına yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Nakilde kullanılan aracın iadesine ilişkin mahkeme gerekçesi yerinde olmakla, temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden TEMYÎZ İTİRAZLARININ REDDİYLE İADE KARARININ ONANMASINA, II- ) Mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde ise; 1-Hükümden sonra 15.04.2020 tarihli Resmi Gazete"deyayımlanarak yürürlüğe giren 7242 sayılı Kanunun 62. maddesi ile değişik 5607 sayılı Kanun"un 5. maddesi uyarınca kovuşturma aşamasında "etkin pişmanlık" hükümlerinin uygulamasının olanaklı hale geldiği anlaşılmakla, ilgili hükümlerin uygulanma koşullarının bulunup bulunmadığı araştırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun yerel mahkemece yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu, 2- Suç tarihi itibarıyla suçtan doğrudan doğruya zarar görmeyen ve katılma hakkı bulunmayan Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurumu"nun davaya katılan olarak kabul edilip hangi kurum lehine verildiği anlaşılamayacak biçimde vekalet ücretine hükmedilmesi, 3- Adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında uygulama maddesi olan TCK’nin 52/2. maddesi yerine 50/1. maddesinin gösterilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve katılan vekilinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 18/01/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.