17. Ceza Dairesi 2015/18554 E. , 2016/11327 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
1)Oluş ve dosya içeriğine göre sanığın atılı hırsızlık suçunu kabul etmediği ve deponun anahtarının kendisinde bulunmadığını belirttiği, tanıklar ..., ... ve ..."un aşamalarda alınan beyanlarında, gıda maddelerinin kapsamı ve sanığın yakalanması konusunda çelişkilerin bulunduğu sanıkla katılan şirket arasında Ankara 15. İş Mahkemesi"nin 2013/341 Esas sayılı dosyasında devam eden yargılama olduğunun anlaşılması karşısında, öncelikle, işyerine ait kamera kayıtları istenip, ... 15. İş Mahkemesi"nin 2013/341 Esas sayılı dosyasının onaylı örneği dosya içine alınıp, sanığın işyerinde bulunduğu süre zarfında işyerince karşılanan gıda maddelerinin bekçi kulübesinde bulundurulması şeklinde süregelen bir uygulamanın olup olmadığı ve sanığın kendisinde yakalandığı belirtilen malzemeleri aldığı sırada tanıklarca görülmesine rağmen sanığa neden engel olunmadığı tanıklara açıklattırılıp, tüm kanıtların yeniden birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre sanığın fiilinin hukuki vasfının tayin ve takdiri gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2)Kabule göre de;
i-5237 sayılı TCK"nın 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, cezanın temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nın 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 15.12.2009 gün ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nın 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır. TCK"nın 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup, hâkim indirim oranını TCK"nın 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “işlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır. Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır.
TCK"nın 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
Somut olayda ise; sanığın, içinde domates, çay, şeker, peynir gibi gıda maddelerinin bulunduğu poşetle işyerinden ayrılmaya çalıştığının anlaşılması karşısında, sanık hakkında suçun işleniş şekli ve özellikleri itibariyle ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de, hırsızlık konusunu oluşturan malın değerinin az olması nedeniyle TCK"nın 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılması gerektiği dikkate alınmadan yazılı şekilde hüküm kurulması,
ii-Sanığın adli sicil kaydında yer alan ... Sulh Ceza Mahkemesi"nin 27.02.2001 gün, 2000/840-191 sayılı ilamına konu hükümlülüğünün, 647 sayılı Yasa"nın 6. maddesine göre ertelendiğini ve hırsızlık eylemin teşebbüs aşamasında kaldığının anlaşılması karşısında; duruşma tutanaklarına yansıyan olumsuz bir kişiliği bulunmayan, duruşmadaki iyi hali dikkate alınarak hakkında takdiri indirim nedeni uygulanan ve verilen hapis cezası, daha önceden herhangi bir mahkumiyetinin olmaması, geçmişteki hali, suç işleme hususundaki eğilimleri ve işlediği suç nedeniyle pişmanlık duyup tekrar suç işlemeyeceği hususunda mahkemece kanaat hasıl olduğundan ertelenen sanık hakkında; 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesindeki diğer hususlar dikkate alınarak; yasa normunun objektif ve subjektif kriterleri ile uygulama yapılması gerekirken, “hırsızlık malı serbest iradeye dayalı iade edilmediği gibi takdiren hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına” şeklindeki, yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümlerin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, 03.11.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.