19. Ceza Dairesi Esas No: 2016/14073 Karar No: 2018/966 Karar Tarihi: 06.02.2018
2004 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2016/14073 Esas 2018/966 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Yerel Mahkeme tarafından verilen bir ceza hükmü temyiz edilmiştir. Ticareti terk suçu ile suçlanan sanık, aynı işyerinde aynı suçu işlediği gerekçesiyle daha önce de mahkumiyet almıştır. Bu nedenle, bu iki dosyanın birleştirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi zorunlu olmuştur. Kanunda yapılan değişiklikler sonrasında suçun etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar arasında olmadığından, uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemektedir. Sanıklar hakkında hapis cezası ile birlikte adli para cezasına da hükmedilerek fazla ceza tayin edilmesi hatalıdır. Sanığın hapis cezasına mahkumiyetinin sonucu olarak TCK’nın 53.maddesinin uygulanması gerekmektedir. Karar bozulmuştur. Kanunlar: 2004 Sayılı Kanun, 6763 sayılı Kanun, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 253., 254., 337/a maddeleri, İcra ve İflas Kanunu'nun 354. maddesi ve CMUK'un 321. maddesi.
19. Ceza Dairesi 2016/14073 E. , 2018/966 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İcra Ceza Mahkemesi SUÇ : 2004 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Ticareti terk suçu aynı işyeri ile ilgili olarak ancak bir defa işlenebilen bir suç olup, UYAP ortamında yapılan araştırmada aynı eylem nedeniyle aynı sanık hakkında, aynı şikayetçi tarafından şikayette bulunularak, Dairemizin 2016/11904 esasında kayıtlı olan ve aynı gün incelenerek bozulmasına karar verilen dosyanın bulunması karşısında; anılan dosyaların birleştirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi zorunluluğu, Kabule göre de, 1-02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle Ceza Muhakemesi Kanununun 253. maddesinde değişiklik yapılarak madde içeriğinden "etkin pişmanlık hükümlerine yer verilen suçlar ile" ibaresinin çıkarılması nedeniyle özel bir etkin pişmanlık hükmü olan 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin aynı Kanun"un 337/a maddesinde düzenlenen suç yönünden uzlaştırma kurumunun uygulanmasına engel teşkil etmemesi, suçun işlenmesinden sonra fail ile mağdur arasındaki çekişmeyi bir uzlaştırmacının girişimiyle kısa zamanda tarafların özgür iradeleriyle ve adli merciler daha fazla meşgul edilmeden sonuçlandırmayı amaçlayan uzlaştırmanın soruşturma ve kovuşturmalarda mutlaka öncelikle uygulanması zorunlu bir maddi ceza ve ceza muhakemesi hukuku kurumu olması ve İcra ve İflas Kanunu"nun 354. maddesinin yerine geçip anılan maddenin uygulanmasını ortadan kaldırmaması karşısında, sanık hakkında 6763 sayılı Kanun"un 34. maddesiyle değişik CMK"nın 253, 254. maddelerinin uygulanması zorunluluğu, 2-İİK’nın 337/a maddesinde yaptırım olarak sadece hapis cezası öngörülmüşken hüküm kurulurken sanık hakkında hapis cezası ile birlikte adli para cezasına da hükmedilerek fazla ceza tayin edilmesi, 3-Sanık hakkında hapis cezasına mahkumiyetin sonucu olarak TCK’nın 53.maddesinin uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi, Bozmayı gerektirmiş ve sanığın temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görüldüğünden HÜKMÜN 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın mahkemesine gönderilmesine, 06.02.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.